Seçim propagandalarını, mitingleri, partililerin yaptığı ziyaret, toplantı ve gezileri izleyeniniz var mı? Bence izleyin.. Sinema ya da tiyatroya gitmeye hiç ihtiyaç hissetmezsiniz.. … Mesela, işte size kısa bir belgesel.. Kemal Kılıçdaroğlu, “muhtar buluşmaları”ndan birinde, “muhtarlar bizim başımızın tacıdır” demişti.. Hatta işsizliğe çare olarak da, “her muhtarın yanına bir yardımcı versek, işsizlik sorunu çözülür” diye bir de öneri getirmişti, hatırladınız mı? Aynı şekilde, Antalya’da da Büyükşehir Başkanı Muhittin Böcek, muhtarlarla yaptığı toplantıda tıpkı genel başkanı gibi, “muhtarlar bizim baş tacımızdır” demişti.. Bunları gören-duyan vatandaş da, “vay be şunlara bak, muhtarlara nasıl da değer veriyorlar” diye düşündü, hepimiz öyle düşündük.. Ama.. “Karaman’ın koyunu, sonra çıkar oyunu” misali, Kılıçdaroğlu ve Böcek’in gerçek yüzü, yani “muhtar sevgisi oyunu” çok çabuk çıktı ortaya.. … Biliyorsunuz, Menderes Türel milletvekili adayı değil, ama gece-gündüz demeden milletvekilleri ve teşkilat yetkilileriyle birlikte seçim gezileri-toplantıları yapıyor.. Bu toplantılardan birini de Gazipaşa’da muhtarlarla yaptı.. Türel’in konuşmasının ardından söz alan bir muhtar, “Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Muhittin Böcek’e ulaşamıyoruz, telefonlarımıza bile bakmıyor” diye bir laf etti.. Ve şöyle devam etti: “Bunu bir toplantıda Kılıçdaroğlu’na da söyledik.. Çoğumuz vardık orada,  ‘Muhittin Başkan’a ulaşamıyoruz’ dedik.. Bize, ‘bir belediye başkanının işi sizin telefonunuza cevap vermek değil..  Ayrıca, Muhittin Böcek telefon santrali değildir, müdürlerle görüşeceksiniz” diye çıkıştı..” … Bırakın sade bir vatandaşı, “seçimle gelmiş” muhtarları bile nasıl kekliyorlar, görüyorsunuz değil mi? Söyledikleri başka, icraatları bambaşka.. Söz verip de yapmadıkları şeyler elbette muhtarlarla sınırlı değil.. Bunu her konuda her kesime yapıyorlar.. Belediyeleri nasıl yönettiklerini anlatmaya gerek var mı? İnsanları kandırmaktan ve aldatmaktan adeta zevk alıyorlar.. Rahatlıkla yalan söyleyebiliyor, üstelik yalanlarının ortaya çıkmasından da hiç rahatsız olmuyorlar.. … Mevlana der ki; “İnsanda güzel olan yüzdür.. Yüzde güzel olan gözdür.. Ama insanı insan yapan ağızdan çıkan sözdür..” Bu CHP’lilerin hangi sözüne bakarak “insan” yerine veya “adam” yerine koyalım? … Bu seçim arifesinde bir şeye çok dikkat etmeniz gerekiyor.. Yaptıkları mitinglerde, gittikleri esnaf ve STK’larda vaad üstüne vaadde bulunuyorlar.. Biliyorsunuz, “ayinesi iştir kişinin lafa bakılmaz”mış.. Siz siz olun, bir SÖZE bakın bir de SÖZ VERENE.. İşte bu, oy verirken rehberiniz olacak..