Taner ŞAHİN
Köşe Yazarı
Taner ŞAHİN
 

Kim Kimi Kandırıyor? Kaçak Otel, Mühür Skandalı

Değerli Dostlar bugünkü yazımın konusu, “Azeri İş İnsanının Kaçak Otelin mühür kırılarak inşaata devamı” hakkında Antalya’nın gözbebeği Konyaaltı’nda, Gürsu 1500 parselde yer alan kaçak otel inşaatı hız kesmeden devam ediyor. Üstelik bu sefer mühür bile dinlenmiyor! Biz yazmaktan yorulduk ama Azeri iş insanı ve onun kanun tanımaz destekçileri kuralları çiğnemekten yorulmadılar. Sanki hukuk ve belediye kararları onlar için geçerli değilmiş gibi, adeta bir inatlaşma içinde kaçak yapıyı ayakta tutmaya çalışıyorlar. Daha önce de dile getirdiğimiz gibi, yaklaşık sekiz aydır süregelen şikayetler sonucu Konyaaltı Belediyesi, bu oteldeki çarpık yapıları ve fazlalıkları tespit etti. Ruhsatsız olduğu açıkça ortada olan bu yapı mühürlendi, ihtar çekildi, üstelik 2 milyon lirayı aşan bir ceza bile kesildi. Normal şartlar altında, Azeri iş insanının kaçak yapıları yıkması ve eski haline getirmek için belediyeye bir proje sunması gerekiyordu. Kanunları Eğip Büken Süreç Şimdi normalde böyle bir sürecin bir ay içinde tamamlanması gerekirdi. Ancak uyanık otel sahibi Azeri İş İnsanı ve çevresindekiler, tebligatı muhtara göndererek işi uzatmanın yollarını aradılar ve bir şekilde kendilerine üç aylık fazladan bir zaman kazandılar. Ancak ne oldu? O süre de doldu, inşaatta bir düzeltme yapılmadı. Basının duyarlı tepkisi sonrası belediye yetkilileri, kaçak otel olayına yönelik denetimlerini sıkılaştırdı. Daha önce göz ardı edilen ihbarlar, Basının baskısıyla yeniden gündeme gelirken belediye yetkilileri denetimlere hız verdi. Otelin sahibi Azeri İş İnsanı ve destekçileri, bu süre içinde hiçbir hukuki gerekliliği yerine getirmedi, tam tersine kaçakçılığı bir alışkanlık haline getirdi. İşgüzar otel ekibi, göstermelik çözümlerle yetkilileri kandırmaya çalışıyor. Yürütmeyi Durdurma Kararı ile Süre Kazanma Oyunu Süre yetmeyince, Azeri iş insanı ve ekibi, bir akıl hocasının yönlendirmesiyle idari mahkemeye başvurdu ve yürütmeyi durdurma kararı aldırdı. Peki, bu ne anlama geliyor? Bu karar, belediyenin savunma yapması için ek süre anlamına geliyor. Yani 15+15 gün derken toplamda bir ay daha kazandılar. Fakat burada önemli bir ayrıntı var: Bu karar 'inşaatına devam'  et demiyor, sadece kaçak otel'e ek süre tanıyor. Daha önce defalarca zaman tanınmış ve hiçbir adım atılmamışken, bu ek süre ne işe yarayacak? Ve işte skandalın en vahim noktası! Otelin mühürlü olması gerekirken, yine bir şekilde mühür kırıldı ve içeride harıl harıl inşaat devam ediyor. Peki bu inşaatın bir yasal dayanağı var mı? Hayır! Belediyeye sunulmuş bir mimari veya statik proje var mı? O da yok! O halde, bu kaçak inşaatı yapanlar neye güvenerek, hangi cesaretle bu çalışmaları sürdürebiliyorlar? Mühür Nerede? Bu noktada çok ciddi bir soru soruyoruz: O mühür nerede? Mühürün vurulduğunu biliyoruz.   Mühür kırma suçu tekrar mı işleniyor? Antalya halkının gözü önünde dönen bu olay, sadece kaçak inşaat meselesi değil, aynı zamanda hukukun göz göre göre çiğnenmesidir! Fütursuzluk ve Hukuksuzluk Diz Boyu Şunu merak ediyorum: Kim bu Azeri iş insanı? Adaleti yok sayma cesaretini nerden buluyor ve ne anlama geliyor? Bir düşünün: Türkiye'ye gelip ruhsatsız bir otel açıyorsunuz. Verilen yasal sürelerde adım atmadan, göstermelik çözümlerle yetkilileri oyalıyorsunuz. Üstüne bir de kaçak otelinize müşteri alıp işletiyorsunuz. Ve yetmiyor, belediyenin koyduğu mührü kırıp projeye aykırı bir şekilde inşaat yapıyorsunuz! Bu nasıl bir cesaret? Bu adam kimlerden güç ve enerji alıyor? Hangi desteklerle bu kadar pervasızca hareket edebiliyor? Bu hukuksuzluk karşısında kimler sessiz kalıyor? Yetkilileri Göreve Çağırıyoruz Buradan açık ve net bir çağrı yapıyoruz: Konyaaltı Belediyesi, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı, Cumhuriyet Savcıları ve ilgili tüm yetkililer, artık bu hukuksuzluğa son vermek zorundadır! Kaçak yapıları yıkması gereken bu Azeri iş insanına defalarca süre verilmesine rağmen, hiçbir olumlu adım atılmadığı aşikâr. Eğer bu durum düzeltilmezse, yarın başka kişiler de aynı yöntemi kullanarak şehirde yeni kaçak yapılar yükseltebilir. Hukukun üstünlüğü korunmazsa, Antalya’nın güzel sahilleri, kaçak inşaatlar ve mafyavari iş insanlarının oyun alanına dönecektir. Burada sadece bir otel değil, kamu düzeni, hukuk ve devletin otoritesi sınanmaktadır. Biz duyarlı vatandaşlar olarak bu meselenin takipçisi olmaya devam edeceğiz. Bakalım yetkililer de aynı sorumluluğu gösterecek mi?
Ekleme Tarihi: 21 Şubat 2025 - Cuma

Kim Kimi Kandırıyor? Kaçak Otel, Mühür Skandalı

Değerli Dostlar bugünkü yazımın konusu, “Azeri İş İnsanının Kaçak Otelin mühür kırılarak inşaata devamı” hakkında

Antalya’nın gözbebeği Konyaaltı’nda, Gürsu 1500 parselde yer alan kaçak otel inşaatı hız kesmeden devam ediyor.

Üstelik bu sefer mühür bile dinlenmiyor!

Biz yazmaktan yorulduk ama Azeri iş insanı ve onun kanun tanımaz destekçileri kuralları çiğnemekten yorulmadılar.

Sanki hukuk ve belediye kararları onlar için geçerli değilmiş gibi, adeta bir inatlaşma içinde kaçak yapıyı ayakta tutmaya çalışıyorlar.

Daha önce de dile getirdiğimiz gibi, yaklaşık sekiz aydır süregelen şikayetler sonucu Konyaaltı Belediyesi, bu oteldeki çarpık yapıları ve fazlalıkları tespit etti.

Ruhsatsız olduğu açıkça ortada olan bu yapı mühürlendi, ihtar çekildi, üstelik 2 milyon lirayı aşan bir ceza bile kesildi.

Normal şartlar altında, Azeri iş insanının kaçak yapıları yıkması ve eski haline getirmek için belediyeye bir proje sunması gerekiyordu.

Kanunları Eğip Büken Süreç

Şimdi normalde böyle bir sürecin bir ay içinde tamamlanması gerekirdi.

Ancak uyanık otel sahibi Azeri İş İnsanı ve çevresindekiler, tebligatı muhtara göndererek işi uzatmanın yollarını aradılar ve bir şekilde kendilerine üç aylık fazladan bir zaman kazandılar.

Ancak ne oldu?

O süre de doldu, inşaatta bir düzeltme yapılmadı.

Basının duyarlı tepkisi sonrası belediye yetkilileri, kaçak otel olayına yönelik denetimlerini sıkılaştırdı.

Daha önce göz ardı edilen ihbarlar, Basının baskısıyla yeniden gündeme gelirken belediye yetkilileri denetimlere hız verdi.

Otelin sahibi Azeri İş İnsanı ve destekçileri, bu süre içinde hiçbir hukuki gerekliliği yerine getirmedi, tam tersine kaçakçılığı bir alışkanlık haline getirdi.

İşgüzar otel ekibi, göstermelik çözümlerle yetkilileri kandırmaya çalışıyor.

Yürütmeyi Durdurma Kararı ile Süre Kazanma Oyunu

Süre yetmeyince, Azeri iş insanı ve ekibi, bir akıl hocasının yönlendirmesiyle idari mahkemeye başvurdu ve yürütmeyi durdurma kararı aldırdı.

Peki, bu ne anlama geliyor?

Bu karar, belediyenin savunma yapması için ek süre anlamına geliyor.

Yani 15+15 gün derken toplamda bir ay daha kazandılar.

Fakat burada önemli bir ayrıntı var: Bu karar 'inşaatına devam'  et demiyor, sadece kaçak otel'e ek süre tanıyor.

Daha önce defalarca zaman tanınmış ve hiçbir adım atılmamışken, bu ek süre ne işe yarayacak?

Ve işte skandalın en vahim noktası!

Otelin mühürlü olması gerekirken, yine bir şekilde mühür kırıldı ve içeride harıl harıl inşaat devam ediyor.

Peki bu inşaatın bir yasal dayanağı var mı?

Hayır!

Belediyeye sunulmuş bir mimari veya statik proje var mı?

O da yok!

O halde, bu kaçak inşaatı yapanlar neye güvenerek, hangi cesaretle bu çalışmaları sürdürebiliyorlar?

Mühür Nerede?

Bu noktada çok ciddi bir soru soruyoruz:

O mühür nerede?

Mühürün vurulduğunu biliyoruz.  

Mühür kırma suçu tekrar mı işleniyor?

Antalya halkının gözü önünde dönen bu olay, sadece kaçak inşaat meselesi değil, aynı zamanda hukukun göz göre göre çiğnenmesidir!

Fütursuzluk ve Hukuksuzluk Diz Boyu

Şunu merak ediyorum: Kim bu Azeri iş insanı?

Adaleti yok sayma cesaretini nerden buluyor ve ne anlama geliyor?

Bir düşünün:

Türkiye'ye gelip ruhsatsız bir otel açıyorsunuz.

Verilen yasal sürelerde adım atmadan, göstermelik çözümlerle yetkilileri oyalıyorsunuz.

Üstüne bir de kaçak otelinize müşteri alıp işletiyorsunuz.

Ve yetmiyor, belediyenin koyduğu mührü kırıp projeye aykırı bir şekilde inşaat yapıyorsunuz! Bu nasıl bir cesaret?

Bu adam kimlerden güç ve enerji alıyor?

Hangi desteklerle bu kadar pervasızca hareket edebiliyor?

Bu hukuksuzluk karşısında kimler sessiz kalıyor?

Yetkilileri Göreve Çağırıyoruz

Buradan açık ve net bir çağrı yapıyoruz:

Konyaaltı Belediyesi, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı, Cumhuriyet Savcıları ve ilgili tüm yetkililer, artık bu hukuksuzluğa son vermek zorundadır!

Kaçak yapıları yıkması gereken bu Azeri iş insanına defalarca süre verilmesine rağmen, hiçbir olumlu adım atılmadığı aşikâr.

Eğer bu durum düzeltilmezse, yarın başka kişiler de aynı yöntemi kullanarak şehirde yeni kaçak yapılar yükseltebilir.

Hukukun üstünlüğü korunmazsa, Antalya’nın güzel sahilleri, kaçak inşaatlar ve mafyavari iş insanlarının oyun alanına dönecektir.

Burada sadece bir otel değil, kamu düzeni, hukuk ve devletin otoritesi sınanmaktadır.

Biz duyarlı vatandaşlar olarak bu meselenin takipçisi olmaya devam edeceğiz.

Bakalım yetkililer de aynı sorumluluğu gösterecek mi?

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (2)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve antalyahabertakip.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
süheyla
(21.02.2025 19:01 - #295)
konyaaltı belediyesi orayı yıkar kurtuluşu yok
Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve antalyahabertakip.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
(0) (0)
yaşar
(21.02.2025 20:01 - #296)
bu ne cüretkarlık burası antalya
Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve antalyahabertakip.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
(0) (0)
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.
ddenen