İrfan Değirmenci Kanal D'den kovulunca kıyameti kopardılar. “Vay Efendim, ‘Hayır' dedi diye nasıl işten atılır?” Anlamadıkları ve bilmedikleri şeyler var. İrfan Değirmenci, “Hayır” dediği için işten atılmadı. İrfan, söylemleri resmen bir Ak Parti düşmanlığına dönüştüğü için, gazeteciliğine, televizyonculuğuna “kin-garez” bulaştırdığı için atıldı. Doğan medyası bunu benim kadar açık ve net bir ifade ile söyleyemiyor ama gerçek olan budur. “Hayır” için sıraladığı 20 madde, bardağı taşıran son damla olmuştur. Bekir Coşkun'un, Emin Çölaşan'ın atılma nedenleri de daha farklı değildir. Aynı şekilde, Yılmaz Özdil de, “Atatürkçü olmanın, Recep Tayyip Erdoğan düşmanı olmayı gerektirdiği ve Erdoğan'a hakareti meşrulaştırdığı” na inanıp, Hürriyet'i bu çağdışı putperestliğe alet ettiği için gitti. Hürriyet'te, haftada beş gün yazı yazan Emin Çölaşan'ın yazılarının üçü Melih Gökçek ile ilgiliydi. Melih Gökçek, Çölaşan'dan aldığı tazminat paralarını biriktirse zengin olurdu ama fakir fukaraya döner-ekmek ısmarlıyordu. Para Emin Çölaşan'ın değil, Aydın Doğan'ın cebinden çıkıyordu. Zira Çölaşan, iftira ve hakaretleri nedeniyle gelen tazminatları ödemiyor, gazeteye ödetiyordu. Doğan, Çölaşan'ı defalarca uyardı. Çölaşan kulak arkası edince de kapıyı gösterdi. Malum çevreler, Emin Çölaşan'ın Ak Parti'nin kovdurduğunu yazdı ancak bu koca bir yalandı. Doğruları, Aydın Doğan açıkladı ve dedi ki; Bu Emin var ya bu Emin! Sürekli benden para tırtıklıyordu. Üstelik sağa sola iftira atıyor, hakaretler yağdırıyordu. Artık bıktığım için kapıyı göstermek zorunda kaldım. Bekir Coşkun ve Emin Çölaşan, sadece Ak Parti ve Erdoğan'a değil, seçmene, Anadolu insanına da hakaret eden, aşağılayan bir üslup tercih etmişlerdi. İrfan Değirmenci de bu ağabeylerinin tarikatında yancılıktan, ustalığa terfi edince, kovulma sebepleri olan yanlışları art ardına sıralamaya başladı. Aydın Doğan da, “Sen benim başıma bela mısın lan!” deyip gereğini yaptı. Doğan Medyası'nda, “Hayır” diyeceğini açıklayan bir sürü gazeteci ve televizyoncu var. Onlar niye kovulmadı da İrfan kovuldu? İrfan, Ak Parti ve Erdoğan'a resmen savaş ilan etmiş gibiydi ki işte Aydın Doğan'ın kabul edemeyeceği de buydu.  Diyorlar ki (Erkan Tan'ın kulakları çınlasın); Fatih Çekirge de “Evet” diyeceğini açıkladı. Öyleyse O da kovulsun! Fatih Çekirge, “Evet” derken, CHP ve Kılıçdaroğlu düşmanlığı yapıyorsa O da kovulsun katılıyorum. Ama Çekirge, “Evet” tercihini deklare ederken ne CHP'ye hakaret ediyor ne de CHP'lileri ötekileştiriyor. İrfan, Ak Parti'yi lanetleyip, Ak Partilileri ötekileştirdiği için gitti. Aradaki fark bu! Ama merak etmeyin İrfan işsiz kalmaz. O da yakında Sözcü'de köşe yazmaya başlayacak, bir kenara kaydedin. Gelelim CHP'ye ve Sayın Kılıçdaroğlu'na. İrfan Değirmenci kovulunca, kıyameti kopardılar. “İrfan, ‘Hayır' dediği için kovulamaz” dediler. Oysaaa… Tarih 12 Ağustos 2014… Hulki Cevizoğlu, CHP Milletvekili Durdu Özbolat'ın Yurt Gazetesi'nde köşe yazıyor, Sokak Tv'de Cevik Kabuğu'nu yapıyordu. Yine bir seçim dönemiydi. Erdoğan'ın karşısında Ekmelettin İhsanoğlu, CHP'nin Cumhurbaşkanı adayıydı. İrfan Değirmenci'nin “Hayır” dediği gibi Hulki Cevizoğlu da Ekmelettin İhsanoğlu'na “Hayır” diyordu. Ve “Hayır” dediği için de Yurt Gazetesi'nden, Sokak Tv'den kovuluyordu. Peki kimdi Hulki Cevizoğlu gibi yılların usta gazetecisini kovduran? Evet bildiniz…CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu.  Hulki Cevizoğlu, köşesinde Ekmelettin İhsanoğlu'na neden “Hayır” dediğini yazdıkça, Kılıçdaroğlu müthiş rahatsız oluyordu. CHP Milletvekili Durdu Özbolat'ı arıyor ve Cevizoğlu'nun yazılarından, Tv programından duyduğu rahatsızlığı ifade ediyordu. Özbolat ise Kılıçdaroğlu'na direnemiyor ve Cevizoğlu'na kapıyı gösteriyordu. Cevizoğlu 13 Ağustos'ta attığı bir tvitinde, “Beni Kemal Kılıçdaroğlu kovdurdu” diye kesin konuşuyordu.  Şimdi sormak gerekmiyor mu? Ey Kılıçdaroğlu! Ey CHP! Tercihini açıklamasından dolayı gazeteci kovulması normal ise neden İrfan işten atıldı diye ortalığı ayağa kaldırdınız? Yok, tercihinden dolayı gazeteci kovulması yanlışsa, Ekmelettin İhsanoğlu'na “Hayır” diyen Hulki Cevioğlu'nu niye Yurt Gazetesi'nden kovdurdunuz? Bu çelişkinin izahı nedir sayın Kılıçdaroğlu? İşinize gelmediği için gazeteci kovdurmayı mubah sayıp, işinize gelen gazeteciye kol kanat germenin anlamı nedir? Üstelik bununla da kalmadınız, Yurt Gazetesi'nden sonra Halk Tv'de program yapmaya başlayan, Hulki Cevizoğlu'nun, halk Tv'den de ayağını kaydırdınız. Bir eleştiri de gazeteci kökenli CHP Milletvekili Barış Yarkadaş'a; Sevgili Barış, Hulki Cevizoğlu Yurt Gazetesi'nden “hayır” dediği için atıldı. Merak ediyorum, İrfan'a sahip çıktığın gibi, Hulki Cevizoğlu'na da sahip çıkmış mıydın?