Dikkat ederseniz son haftalarda vizyona sokulan “Teğmenlerin alternatif töreni” ile “Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin’in laiklikle ilgili sözleri” üzerinden ülkede kıyamet kopuyor..  Ve bunun da ülkemizi ayrıştırıp çatıştırmak isteyenler tarafından özellikle sosyal medya aracılığıyla körüklendiğini anlamak istemeyenler (ya da kafaları basmayanlar) tarafından bir iktidar-muhalefet savaşı haline dönüştürüyor.. Hem de çevremizi kuşatan “savaş çemberi”nin içinde birlik ve beraberliğe en çok ihtiyacımız olduğu şu zamanlarda.. … Önce şu olayları iyice bir anlayalım.. … BİR.. “Mustafa Kemal’in askerleriyiz” lafı, CHP’nin “siyasi” bir sloganı.. CHP bunu 2007’deki “Cumhuriyet mitingleri”nde kullanmış.. “Bir çeşit darbe kalkışması olan “Gezi olayları”nda kullanmış.. Bu sloganın “siyasi bir slogan” olduğunu bile bile, temeli disiplin olan Türk Silahlı Kuvvetleri’nin bir töreninde, disiplin kurallarına uymayan “alternatif bir tören” düzenleyip kılıç çekerek kullanırsan, askerliğe siyaset bulaştırmış olursun.. Ve elbette bunun da bir karşılığı, bir yaptırımı olur.. … Çünkü.. Türk Silahlı Kuvvetleri’ni dünyanın en iyi askeri güçlerinden biri yapan özelliğin birinci nedeni  “disiplin”dir.. Mustafa Kemal’in adı geçtiği için, “disipline aykırı” tören düzenleyenleri hoş göstermek isteyenlerin, savaşın ortasındaki ülkemizin altına dinamit koymaya çalışanların tuzağına dikkat etmesi gerek.. Nedeni ne olursa olsun, bu disiplin ucundan-kıyısından bir kez delinirse, ortada “Türk Silahlı Kuvvetleri” diye bir şey kalmaz, “çapulcu sürüsü” kalır.. Konu kendi mecrasında, kendi hukukunu uyguluyor.. Buna saygı duyup, sonucuna da sağduyu göstermek zorundayız.. … İKİ.. Gelelim Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin’in “LAİKLİK”le ilgili sözlerine.. Söylenen laf şu: “Sizin laiklikten anladığınız şeyle benim anladığım şey aynı değil..” “Bu sözlerle Bakan Tekin Türkiye için bir bekaa sorunu haline gelmiştir” diyerek, CHP suç duyurusunda bile bulundu.. … CHP’lilerde ve onun peşinden gidenlerde ya “AKIL” yok, ya da ülkemiz düşmanlarının değirmenine su taşıyorlar.. Çünkü.. TÜRKİYE'DE LAİKLİK prensibi, “din ve siyasetin birbirine karışmaması” ilkesidir ve bu ilkeyi Anayasa’ya koyan CHP iktidarı din olarak da özellikle İSLAMİYET’i kastetmiştir.. EVRENSEL LAİKLİK prensibi ise, “devletin BÜTÜN DİNLERE eşit mesafede” olduğunu vurgular.. Yani; LÂİK DEVLET, kişiler arasında hiçbir ayrım yapmadan, tüm haklar gibi din ve vicdan özgürlüğünü de, ibadet özgürlüğünü de tam anlamı ile koruyan devlettir.. Ve Bakan Tekin de, laiklik ilkesini sadece İSLAMİYET üzerine kurmaya çalışanlara, “bütün dinlere eşit mesafede olmak lazım” diyor, o kadar.. Bunun neresi yanlış? … Dönelim en başa.. Son haftalarda vizyona sokulan “Teğmenlerin alternatif töreni” ile “Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin’in laiklikle ilgili sözleri” bir iktidar-muhalefet savaşı haline dönüştürülüyor.. Özellikle siyasetçilerimiz ve aydınlarımız, konuları iyice anlamadan yaptıkları paylaşımlarına ve sözlerine, hatta davranışlarına dikkat etmeli.. Türkiye üzerine kurulan tehlikeli bir tuzağın oyuncağı oluyorlar.. Yapmayın, “bir ve birlik” olmak zorundayız.. Çünkü, başka Türkiye yok..