Hani hep, “ayinesi iştir kişinin lafa bakılmaz” deriz ya..
Bu laf değerinden hiçbir şey kaybetmiyor..
Yeni seçilen veya yeniden seçilen bütün CHP’li başkanlarda İCRAAT sıfır, ama “süslü sözlerle atmaya” devam ediyor..
…
Önce Muhittin Böcek’ten başlayalım..
…
Birkaç gün önce “Antalya kent içi tophlu taşıma ücretleri”ne yüzde 33 daha zam yapıldı..
“Daha” diyorum, çünkü bu zam son 2 yılda dördüncü kez yapılıyor..
2 yıl önce 4 lira 10 kuruş olan tam bilet ücreti 5 lira 20 kuruşa, 3 lira 65 kuruş olan emekli ve öğretmen bileti 4 lira 50 kuruşa, öğrenci bileti ise 2 lira 40 kuruştan 2 lira 65 kuruşa yükselmişti..
Şimdi ise tam bilet fiyatı 20 TL'ye, emekli ve öğretmenlerin taşıma ücreti 19 lira, öğrenci 10 liraya yükseltildi..
Buna bir itirazım yok..
Akaryakıt ve yedek parça maliyetleri arttıkça, bu tür zamlar elbette olacak..
Amaaaaaaaa..
Piyasada yapılan zamları bahane edip hükümete veryansın ediyorsun..
Sanki Türkiye’de bütün emekliler 10 bin lira maaş alıyormuş gibi çıkıp, “bu emekli 10 bin lira nasıl geçinsin” diye algı operasyonu yapıyorsun..
“Biz belediye olarak emeklilerimizin yanındayız, öğrencilerimize söz verdik” diye süslü süslü konuşup taraftar topluyorsun..
Eyvallah, haydi şimdi seni görelim..
Antalya’ya yapılacak hizmetleri aksatmadan, belediyeyi de iyice borca sokmadan..
Sadece belediyenin otobüslerinde değil, esnafının otobüslerinde de emeklilerin toplu ulaşım ücretini belediye olarak sen karşıla..
Öğrencilerden de hiç ücret alma..
Öyle göbekten atmak yok..
Gerçekten emekliyi ve öğrenciyi düşünen bir belediye başkanı isen..
Haydi yap bunları da görelim..
…
Gelelim Cem Kotan’a..
…
Dikkat ediyorum, bir kadınlarla bir çocuklarla, bir yaşlılarla buluşup boy boy fotoğraf çektiriyor ve basına servis ediyor..
Eğlenceler, oyunlar falan da cabası..
Özellikle Hayat Park cenahlarında sık sık boy gösteriyor, birkaç kişiyle el sıkışıp, “vatandaşla buluştu” gibi haberler yaptırıyor..
Daha da önemlisi, bu buluşmalarda sık sık “halkımızı düşünüyoruz, belediyeyi halkla beraber yöneteceğiz” gibi laflar da ediyor..
Yani; görenler “halkın başkanı” desin diye uğraşıyor..
Tek bir konuyu dile getirip Cem Kotan’a şunu sormak istiyorum..
Madem vatandaş senin için değerli, madem sen vatandaşın hakkını koruma konusunda bu kadar heveslisin..
Öyleyse gel senden önceki başkan Semih Esen’in “vicdanım elvermiyor” diyerek yık(a)madığı FENİX YAPI’nın inşaatını sen yık..
Konyaaltı Liman bölgesinde yapılan, Mimarlar Odası’nın “kamu yararı yok, şehircilik ilkelerine aykırı” demesine rağmen, Fenix Yapı’ya ait bu inşaat vatandaşın hakkını da gaspediyor..
Üstelik..
Fenix Yapı’nın inşaatının bulunduğu yer 60 metrelik bir bataklık ve onun altı da deniz..
Allah korusun, bir deprem olsa o yoğurt kıvamındaki bataklık ayran olacaktır..
Yani, ne kadar kazık çakarlarsa çaksınlar, o bina insanlar açısından büyük bir risk..
Bu inşaatla ilgili yıkım kararları sende var..
Haydi, vatandaşın hakkını da sağlığını da düşünüyorsun yık bu inşaatı..
Yık da, gerçekten vatandaşı düşünen, belediyeyi vatandaşla yönetecek kertede bir Başkan mısın görelim..
…
CHP’li başkanları yazıyorum diye bana kızmayın..
“Süslü sözler”le vatandaşın gözünü boyayıp sanki hizmet üretiyor veya vatandaşı düşünüyormuş gibi yapmaları ağırıma gidiyor..
Buyrun, Antalya halkı adına Muhittin Böcek’ten de Cem Kotan’dan da “yapabilecekleri” bir şey istiyorum..
Haydi bunları yapsınlar da görelim..