Biraz geç oldu, ama bunları yazmak zorundayım.. Bu doktorlar, “TÜRK TABBİPLER BİRLİĞİ”nin çağrısına uyarak iş bıraktı, “sağlıkta şiddete hayır” sloganları attı ya.. Sonra ne oldu? Binlerce hastayı mağdur ederek; 1- Hipokrat yeminlerini çiğnediler.. 2- Hastaları kaderine terk ederek, “hayır” dedikleri “şiddet”in en ağırını kendileri uyguladılar.. Belki bu eylem yüzünden can verenler bile oldu.. Soruyorum; Yönetim Kurulu üyelerinin “terör”den yargılandığı TTB’nin çağrısıyla yapılan bu “protesto”nun amacının “ŞİDDET” olduğunu mu sanıyorsunuz? “GEZİ”de amaç nasıl ki “AĞAÇ” değilse, “BEYAZ PROTESTO”daki amaç da “ŞİDDET” değil.. Tıpkı GEZİ gibi, bu da bir çeşit “KALKIŞMA”ydı.. Kimse bu “protestocu” doktorları “HOŞ GÖRMEYE ve göstermeye” kalkmasın.. “Türk Tabipler Birliği kapatılmalıdır” diyen MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’ye de tepki göstermesin.. … Bu arada bir tarih profesörü de, TTB’nin ekmeğine yağ sürüyor ve milleti hizaya çekmeye çalışıyor.. Prof. Dr İlber Ortaylı’dan söz ediyorum.. Bakın ne diyor; “Sağlıkta şiddetin önünü alamazsak Türkiye tıbbının gelişmekte olan yapısını koruyamayız ve uzmanlarımız kaçarlar.. Tabiplerin kalktığı bir cemiyette kimsenin yaşam şansı yoktur.. Bu konuyla ilgili etraflıca ilgilenmemiz, gerçeklerle yüzleşmemiz ve tüm sağlık çalışanlarına sahip çıkmamız gerekiyor..” Bay İlber Ortaylı herhalde bu milletle dalga geçiyor.. “Sadece doktorlara değil, şiddet kime yapılırsa yapılsın karşı çıkalım” bile demiyor.. İlber Ortaylı’nın, bu ifadeleriyle “neyin peşinde” olduğunu bilmiyorum.. Ama.. 80 milyon TC vatandaşının arasında sadece doktorlara değil, kime yapılırsa yapılsın şiddetin her türlüsüne karşı olmayan, şiddetsiz bir toplum istemeyen (istisnalar hariç) bir tek kişi bile yoktur eminim.. Dikkat ettiniz mi? İlber Ortaylı, eylem yapan doktorlara “Hipokrat yeminlerini” hatırlatmak, “yanlış yapıyorsunuz” demek yerine, millete “aman bunlara dokunmayın, size de bize de bakmaz perişan oluruz, bir de kaçar giderler haaa” diye parmak sallıyor.. Allah layığını versin, ne diyeyim.. … Sadede gelelim.. TTB’nin eylemci doktorları için söylediklerim, “aklı başında ve sorumluluk sahibi” doktorlarımız için geçerli değil.. Çünkü.. Biz millet olarak doktorlarımızı –gerçekten- çok sevdik, seviyoruz ve sevmeye de devam edeceğiz.. Aramızdan çıkan –kendini bilmez- birkaç kişinin sağlık çalışanlarına yaptığı saldırıları da asla tasvip etmiyoruz.. Ama.. Doktorlarımız da bu “TÜRK” ifadesini ayaklar altına alan “TABİPLER BİRLİĞİ”ni milletle aralarına sokmamalı artık.. Nitekim, bunu yapan “akılcı” doktorlarımız da var.. Örneğin Dr. Okter diyor ki; “Ben ve arkadaşlarım görevimizin başındayız.. Bayram sonu bütün Türkiye’de 1200 civarında arkadaşlarımızla birlikte TTB’den istifa edeceğiz..” İşte bu eylemi, bütün TTB üyesi “akılcı” doktorlarımızdan bekliyorum.. Anlaşılmayan bir şey var mı?