Ali TONGÜLÜS
Köşe Yazarı
Ali TONGÜLÜS
 

Bu Ne Ya Kardeşim, Zam Zam Zam

Şu anda garip bir paradoksun içindeyiz.. Hem zamlardan şikayetçiyiz, hem de durmadan ya ücretimize, ya hizmetimize ya da ürünümüze ZAM istiyoruz.. Siyasetçisinden akademisyenine, işçisinden patronuna, esnafından tüccarına kadar bütün insanlarımız ne yaptığının ya farkına bir türlü varamıyor ya da farkında ve ülkesine karşı bir hainlik düşünüyor.. Bunun bir an önce doğru bir mecraya girmesi şart.. Birkaç örnekle olayı biraz açalım.. … Antalya’da taksi ücretlerine 6 ayda 3. kez zam yapıldı.. Çünkü, taksi esnafı sürekli zamlanan akaryakıt fiyatlarından şikayetçiydi.. Bu defa taksi ücretleri zamlandı ve sevindi.. Buna rağmen(dikkat), “yahu geçinemiyoruz, nedir bu zam zam zam, yetti artık” diyor.. * Patron veya esnaf arkadaş acil olarak bir iş görüşmesine yetişecek.. Arabasını park etme derdi yüzünden vakit kaybetmemek için taksiye biniyor.. Taksi ücretlerinin zamlandığını öğrenince canı sıkılıyor.. Ve “nedir bu kardeşim ya zam zam zam, bıktık artık” diyor.. * Patron ya da esnaf arkadaş iş görüşmesinden döndükten sonra ürettiği hizmet ya da ürünlere zam yapmaya başlıyor.. Öyle ya, her şeye zam geliyorsa, o niye yapmasın? Ardından buradan hizmet ya da ürün alanlar başlıyor şikayete, “Ne oluyor arkadaş her gün zam zam zam, olmaz yahu” diyor.. * Buradan homurdanarak hizmet ve malı alan (örneğin evsahibi) doğruca emlakçısına gidiyor.. “Arkadaş , herşeye durmadan zam yapıyorlar, şu bizim evin kirasını da iki katına çıkaralım, kiracı kabul etmezse kiracıyı çıkarıp daha fazlasına kiralayalım” diyor.. “Zam”dan şikayet ederken, evinin kirasına “zam” yapılması için kiracısını veya emlakçısını zorluyor.. Ve ardından,  “nedir bu ya kardeşim, her şeye zam zam zam” diye bağırıyor.. * Kiracı zaten marketlere, enerjiye, ulaşıma ve taksiye peşpeşe yapılan zamlardan bütçesini denkleştiremiyor, bir de evsahibinin “fahiş” isteği ile iyice çöküyor.. Gidiyor sendika yönetimine, “yeter artık, ücretlerimizin artması için hükümete baskı yapın, bir şeyler yapın” diye feryat ediyor.. Sendika yönetimi patronlara, belediyeye veya hükümete çalışanlarının ücretlerinin arttırılması için baskı yapıyor.. Patron, belediye ya da hükümet ücretlere zam yaparken, bu zammı karşılayabilmek için KAYNAK yaratmak için birçok mal ve hizmete de zam yapmak zorunda kalıyor.. Kiracı bu defa, “yahu aldığımız zam yapılan zamları bile karşılamıyor, nedir bu zam zam zam, yeteeeeerr” diyor.. … Bu listeyi, daha doğrusu bu “kısır döngüyü” sayfalarca uzatmak mümkün.. Ama, eminim anladınız.. … Kim, hangi sebeple ZAM yaparsa yapsın, bunun “kelebek etkisi”ni düşünmesi lazım.. Emekli ve çalışanın ücretine istediği, işverenin de malına ya da hizmetine yaptığı her zam, BUMERANG gibi kendisine mislisiyle yine ZAM olarak döner, dönecektir.. ZAM isterken ya da ZAM yaparken, bunun dönüşünü ve size çıkacak maliyetini iyi hesap edin.. Senin ücretine zam yapanlar, zam yaparak bunun telafi ederler.. Onlar zam yaptıkça, kendileri de başka zamlarla karşılaşmaktan kurtulamazlar.. Çok basit, belki de en basit ekonomik bir kuraldır bu.. … Ama, gördüğünüz gibi, her önüne gelen zam istiyor, her önüne gelen zam yapıyor.. Ya sonra? Yine zam isteme yine zam yapma savaşları YÜZLERCE YILDIR devam edip duruyor.. Bay Piyasalar da, “PARA”yı atmış insanların önüne, keyifle olan-biteni izliyor.. Anlayan anlayacağını anlayacağı kadar anlasın artık..
Ekleme Tarihi: 29 Haziran 2022 - Çarşamba

Bu Ne Ya Kardeşim, Zam Zam Zam

Şu anda garip bir paradoksun içindeyiz..

Hem zamlardan şikayetçiyiz, hem de durmadan ya ücretimize, ya hizmetimize ya da ürünümüze ZAM istiyoruz..

Siyasetçisinden akademisyenine, işçisinden patronuna, esnafından tüccarına kadar bütün insanlarımız ne yaptığının ya farkına bir türlü varamıyor ya da farkında ve ülkesine karşı bir hainlik düşünüyor..

Bunun bir an önce doğru bir mecraya girmesi şart..

Birkaç örnekle olayı biraz açalım..

Antalya’da taksi ücretlerine 6 ayda 3. kez zam yapıldı..

Çünkü, taksi esnafı sürekli zamlanan akaryakıt fiyatlarından şikayetçiydi..

Bu defa taksi ücretleri zamlandı ve sevindi..

Buna rağmen(dikkat), “yahu geçinemiyoruz, nedir bu zam zam zam, yetti artık” diyor..

*

Patron veya esnaf arkadaş acil olarak bir iş görüşmesine yetişecek..

Arabasını park etme derdi yüzünden vakit kaybetmemek için taksiye biniyor..

Taksi ücretlerinin zamlandığını öğrenince canı sıkılıyor..

Ve “nedir bu kardeşim ya zam zam zam, bıktık artık” diyor..

*

Patron ya da esnaf arkadaş iş görüşmesinden döndükten sonra ürettiği hizmet ya da ürünlere zam yapmaya başlıyor..

Öyle ya, her şeye zam geliyorsa, o niye yapmasın?

Ardından buradan hizmet ya da ürün alanlar başlıyor şikayete, “Ne oluyor arkadaş her gün zam zam zam, olmaz yahu” diyor..

*

Buradan homurdanarak hizmet ve malı alan (örneğin evsahibi) doğruca emlakçısına gidiyor..

“Arkadaş , herşeye durmadan zam yapıyorlar, şu bizim evin kirasını da iki katına çıkaralım, kiracı kabul etmezse kiracıyı çıkarıp daha fazlasına kiralayalım” diyor..

“Zam”dan şikayet ederken, evinin kirasına “zam” yapılması için kiracısını veya emlakçısını zorluyor..

Ve ardından,  “nedir bu ya kardeşim, her şeye zam zam zam” diye bağırıyor..

*

Kiracı zaten marketlere, enerjiye, ulaşıma ve taksiye peşpeşe yapılan zamlardan bütçesini denkleştiremiyor, bir de evsahibinin “fahiş” isteği ile iyice çöküyor..

Gidiyor sendika yönetimine, “yeter artık, ücretlerimizin artması için hükümete baskı yapın, bir şeyler yapın” diye feryat ediyor..

Sendika yönetimi patronlara, belediyeye veya hükümete çalışanlarının ücretlerinin arttırılması için baskı yapıyor..

Patron, belediye ya da hükümet ücretlere zam yaparken, bu zammı karşılayabilmek için KAYNAK yaratmak için birçok mal ve hizmete de zam yapmak zorunda kalıyor..

Kiracı bu defa, “yahu aldığımız zam yapılan zamları bile karşılamıyor, nedir bu zam zam zam, yeteeeeerr” diyor..

Bu listeyi, daha doğrusu bu “kısır döngüyü” sayfalarca uzatmak mümkün..

Ama, eminim anladınız..

Kim, hangi sebeple ZAM yaparsa yapsın, bunun “kelebek etkisi”ni düşünmesi lazım..

Emekli ve çalışanın ücretine istediği, işverenin de malına ya da hizmetine yaptığı her zam, BUMERANG gibi kendisine mislisiyle yine ZAM olarak döner, dönecektir..

ZAM isterken ya da ZAM yaparken, bunun dönüşünü ve size çıkacak maliyetini iyi hesap edin..

Senin ücretine zam yapanlar, zam yaparak bunun telafi ederler..

Onlar zam yaptıkça, kendileri de başka zamlarla karşılaşmaktan kurtulamazlar..

Çok basit, belki de en basit ekonomik bir kuraldır bu..

Ama, gördüğünüz gibi, her önüne gelen zam istiyor, her önüne gelen zam yapıyor..

Ya sonra?

Yine zam isteme yine zam yapma savaşları YÜZLERCE YILDIR devam edip duruyor..

Bay Piyasalar da, “PARA”yı atmış insanların önüne, keyifle olan-biteni izliyor..

Anlayan anlayacağını anlayacağı kadar anlasın artık..

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve antalyahabertakip.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.