Çiftçi Kan Ağlıyor! Vatandaş Kan Ağlıyor!

Tarımın başkenti olarak bilinen Antalya'da çiftçi, hal komisyoncuları, zirai ilaç bayileri ve tüm tarımsal girdi sağlayıcıları zor durumda.

antalyahabertakip.com - Antalya İYİ Parti İl Başkanı Ali Adana Kaya, yaptığı açıklamada, “Antalya ekonomisinin temel taşlarından biri olan tarım sektöründe faaliyet gösteren çiftçiler, özellikle domates başta olmak üzere bütün sebze ürünlerinde ciddi zararlarla karşı karşıya. Pazardaki fiyatlar ile üreticinin eline geçen fiyat arasındaki fark çiftçiyi zor duruma sokuyor. Vatandaş pazarda domatesi 50-60 TL’ye alırken, üretici bu ürünü ancak 10-15 TL’den hale satabiliyor. Oysa bir kilo domatesin üreticiye maliyeti 20-25 TL’yi buluyor. Bu durum çiftçinin zarar etmesine yol açıyor ve sektörün geleceğini tehdit ediyor. Bu ekonomik dengesizliğin en büyük sebeplerinden biri döviz kurunun baskı altında tutulması ve bunun sonucunda ihracatın düşük seviyelerde seyretmesi. Şu anda para kazandıran tek seracılık ürünü patlıcan olurken, onun da fiyatının yüksek olmasının sebebi arzın yetersiz olması. Böyle bir tabloda hem çiftçi hem de dar gelirli vatandaş zor durumda. Çiftçi zarar ettiği için borçlarını ödeyemiyor, bu da tüm tarımsal girdi sağlayan ticarethaneleri de ekonomik krizle yüzleştiriyor. Diğer yandan, pazarda fiyatların yüksek olması nedeniyle dar gelirli vatandaş sebze ve meyveyi tane ile almak zorunda kalıyor. Hatta bazıları pazardan artık ürünleri toplayarak evine götürmeye çalışıyor. Bu durumun bir sonucu olarak hal fiyatlarının düşük olması, çiftçinin üretimden vazgeçmesine ve üretim kalitesinin düşmesine neden oluyor. Borçların artması, tarımsal faaliyetlerin sürekliliğini tehdit ederken, gelecek nesillerin tarımdan uzaklaşmasına sebep oluyor. Buradan AK Parti Antalya İl Başkanı Ali Çetin’e, MHP Antalya İl Başkanı Sadullah Güneş’e ve merkezi hükümet temsilcilerine sesleniyoruz: NE OLACAK BU ÇİFTÇİNİN HALİ? NE OLACAK BU VATANDAŞIN HALİ? Eğer mevcut yönetim anlayışı devam ederse, hayvancılık sektörü gibi örtü altı sebzeciliğini de kaybedeceğiz. Gençlerimiz, atalarından kalan toprakları işlemekten vazgeçiyor, yeni iş alanları aramak zorunda kalıyor. Bugün ithalat politikaları ile samanı dahi yurt dışından getiriyorsunuz. Aynı şekilde domatesi, biberi ve patlıcanı da ithal ederek halkın karnını doyurabileceğinizi mi sanıyorsunuz? Üretimi desteklemek yerine tüketimi artıran politikalarla, bu ülkeyi tarımsal bağımsızlığını kaybetmiş bir hale getirdiniz. Oysaki bir zamanlar bu ülke, tarımda kendi kendine yeten 7 ülkeden biriydi” ifadelerini kullandı.