Kepez Forum’da: Sinan Meydan İle Atatürk, Kadın Ve Çocuk Söyleşisi
antalyahabertakip.com - Atatürk döneminde çocuk ve kadın politikalarını anlatan yazar Meydan, en çok kadın ve çocukların etkilediği Kurtuluş Savaşında, Atatürk’ü en çok yaralayanın ise yetim kalan çocuklar olduğunu vurguladı.
“Antalya’nın geleceği Kepez” mottosuyla Eylül ayında başlayan Kepez Forum, her ay kent sakinlerini edebiyat, kültür ve sanat dünyasının önemli isimleriyle buluşturuyor. Kepez Forum’un Kasım ayı Atatürk özel programının konuğu tarihçi ve yazar Sinan Meydan oldu. Atatürk, Kadın ve Çocuk konulu söyleşide, Cumhuriyetimizin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün kadına ve çocuğa verdiği önem konuşuldu. Kepez Belediye Başkanı Mesut Kocagöz’ün katılımlarıyla Antalya Kütüphanesi’nde gerçekleştirilen forumda, Atatürk döneminde çocuk ve kadın politikalarına değinildi. Atatürk, Kadın ve Çocuk konulu söyleşinin açılış konuşmasını yapan Kepez Belediye Başkanı Mesut Kocagöz, 650 bin nüfuslu, 55 ilden büyük, 7 bölgeden ve 81 vilayetten insanların yaşadığı Kepez’i anlatarak, “Kepez tam bir Türkiye” dedi.
KEPEZ’DE 30 YIL SONRA BİR İLK
31 Mart yerel seçimlerine değinen Başkan Kocagöz, “Kepez de 30 yıl sonra bir ilk oldu. İnsanlarımız resmi bayramları coşkuyla kutlamayı özledi. İnsanlar 10 Kasım’ı yürekten anmayı özledi. Bizim insanımız bizlere güvendiler. Bizde onların başlarını öne eğdirmemek için 29 Ekim’de, 7’den 70’e hep beraber Cumhuriyet coşkusunu yaşadık. Kepez’in değişimini dönüşümünü hep beraber sağlayacağız” diye konuştu.
BİZİM YOLUMUZ ATATÜRK YOLU
“Bizim yolumuz Atatürk yolu” diyerek sözlerini sürdüren Başkan Kocagöz, “ Biz onun izinden gitmeye devam edeceğiz. Çocuklarımız bizim geleceğimiz. Kadınlarımız, Atatürk’ün dediği gibi ‘Yeryüzünde yapılan her güzel şey kadının eseridir’ diyor. Dünyada tek çocuk bayramı var. Kim emanet etmiş Atatürk emanet etmiş. Bizde çocuklarımız için her şeyi yapmaya çalışıyoruz” dedi.
TARİHTE 110 YILLIK YOLCULUK
Tarihçi ve Yazar Sinan Meydan, “Atatürk, Kadın ve Çocuk” konulu söyleşide dinleyicilerini tarihte 110 yıl önceye doğru yolculuğa çıkardı. Osmanlı İmparatorluğunun 19. ve 20. Yüzyıllarına değinerek, o dönemde Osmanlıya, Türklere dünyanın bakış açısını anlattı. ‘Osmanlıya Hasta Adam’ denildiğini, Türklerden bahsedilirken de çirkin, şişman, korkunç ifadelerinin kullanıldığını hatırlattı. Dünya, o dönemde ‘Osmanlı için hasta adam ölüyor’ diye sevinirken, aslında Kurtuluş mücadelesi başladığını, hasta adamın ölümüyle aslında bir genç doğduğunu, Kurtuluş savaşı ile doğan gencin Türkiye Cumhuriyeti olduğunu söyledi. Kurtuluş Savaşı’nın Osmanlı da en çok kadın ve çocuklara zarar verdiğini belirten Yazar Meydan, “ Erkeler cepheye gidiyordu, geride kalan kadınlar ve çocuklar perişan haldeydi. 1877-1878 Osmanlı Rus savaşı bizlere büyük bir travma yaşattı. Çünkü iki Türkiye kadar toprak kaybettik. Balkan, Kafkas coğrafyasının önemli bir bölümü gitti. Büyük göçler yaşandı. Osmanlı da, Türler de Balkanları kaybetmek anavatanı kaybetmekti. O sırada Anadolu’ya göç oldu. Çok sayıda Türk katledildi” dedi.
ATATÜRK’ÜN HATIRA DEFTERİNDEN BİR NOT
Yazar, savaşlar da en çok kadın ve çocukların etkilendiğini belirterek, bu süreçte Atatürk’ü en çok yaralayan noktanın yetim çocuklar olduğunu vurguladı. Mustafa Kemal Paşa’nın 9 Kasım 1916’da doğu cephesinde iken hatıra defterine yazdığı şu notları paylaştı: “Yollarda bir çok muhacır gördük. Bitlis’e dönüyorlardı aç ve sefil. Ebeveynleri 4-5 yaşında bir çocuğu yolda terk etmiş. Oda bir karı kocanın peşine takılmış, 100 metre geriden onları takip ediyor. Kendilerini, çocuğu almadıkları için azarladım. Bizim evladımız değildir, diyerek gittiler.”
ÖKSÜZ VE YETİM ÇOCUKLAR
Kurtuluş savaşı başladığında 10 milyon nüfusun, üçte birinin çocuklardan oluştuğunu ve yarısından fazlasının öksüz ve yetim çocuklar olduğunu vurguladı. Türkiye Büyük Millet Meclisi açıldığında kafalardaki en önemli çözüm bekleyen sorunlardan birinin yetim, öksüz çocuklar olduğunu belirten Yazar Meydan, “Himaye-i Etfal Cemiyeti kuruldu ve Mustafa Kemal Paşa’nın bu cemiyetin koruyucusu olduğunu söyledi. Bir tarafta kurtuluş savaşı devam ederken bir yanda Mustafa Kemal ve arkadaşı yetim çocukları nasıl koruyacaklarını düşünüyorlardı. Ve bu dönemde doğan çocukların yüzde 95’i yaşamıyordu. Cumhuriyeti kuranlar hem çocuk, hem kadınlar ile ilgili sorunların üstesinden gelmeyi başardılar” dedi.
KADININ ADI YOK
Kurtuluş Savaşı bittiğinde 8 milyonluk nüfusun yüzde 50’sinden fazlasını kadınların oluşturduğunu belirten Yazar Meydan, “Ama kadının adı yok. Kadının ne medeni hakkı, ne siyasi hakkı var. Cumhuriyet kurulurken 300 tane dahi kızımız yoktu liseye giden” diye konuştu. Cumhuriyetin çocukları yaşatmak, kadınları da siyasetin içine katmak gibi bir kavgasının olduğunu belirterek, Kurtuluş Savaşında cinsiyet gözetilmeden bir mücadele verildiğinin altını çizdi. Fatma Seher’den Şerife Bacı’ya kadar daha isimleri bilinmeyen birçok kadının mücadeleye destek verdiğini bildirdi.