ATSO Mart Ayı Meclis Toplantısı Gerçekleşti

Ekonomi (Antalya Haber Takip ) - Antalya Haber Takip | 26.03.2024 - 21:08, Güncelleme: 26.03.2024 - 21:08 2515+ kez okundu.
 

ATSO Mart Ayı Meclis Toplantısı Gerçekleşti

Bakanlığımızda, sektörün ihtiyaçları dikkate alınarak mevzuat değişikliği yapılmasının, imkan dahilinde olduğunu tarafımıza bildirmiştir.
antalyahabertakip.com - Hepinizi saygı ve sevgiyle selamlıyor, Mart ayı toplantımıza hoş geldiniz diyorum. Öncelikle, 23 Mart akşamı, Masum insanları hedef alan korkunç terör saldırısını şiddetle kınıyor, Rusya halkına ve şehrimizde yaşayan Rus vatandaşlarımıza taziyelerimi iletiyorum. Meclis üyemiz Yusuf Şanlı kardeşimin babasına da Allahtan rahmet, geride kalanlarına sabırlar diliyorum. Konuşmamın başında geçen 12 Mart’ta kabulünü kutladığımız İstiklal Marşı’mızın şairi Mehmet Akif Ersoy’u ve bestecisi Osman Zeki Üngör’ü rahmetle anıyorum. Allah, bir daha bu millete bir İstiklal Marşı daha yazdırmasın. Meclisimizde sağlık çalışanları olması sebebiyle, özveriyle ve bilgelikle yürütülen bu kutsal mesleğin sahipleri, değerli sağlık çalışanlarımızın da 14 Mart Tıp Bayramını, Meclis üyemiz Gülsün Gülay Yılmaz’ın da bu kutsal meslekte 40.yılını kutluyorum. 109 yıl önce, “Çanakkale Geçilmez” sözünü tarihe yazan şanlı destanımız, ÇANAKKALE ZAFERİMİZ, kahraman askerlerimizin imanı, azmi ve direniş ruhu ile Kurtuluş Savaşımızı zafere ulaştıran yolu açmıştır. Çanakkale Zaferi’nin 109. yıldönümünü kutluyor; başta Mustafa Kemal Atatürk’ü, tüm şehitlerimizi ve kahramanlarımızı rahmetle, şükranla anıyorum. Konuşmamın başında kısaca değinmek istediğim bir başka husus ise 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü.  Bakın büyük Atatürk bunu nasıl tasvir ediyor, gıpta ile yadedelim; “İnsan topluluğu kadın ve erkek denilen iki cins insandan mürekkeptir. Kabil midir ki, bu kütlenin bir parçasını ilerletelim, ötekini ihmal edelim de kütlenin bütünlüğü ilerleyebilsin? Mümkün müdür ki, bir cismin yarısı toprağa zincirlerle bağlı kaldıkça öteki kısmı göklere yükselebilsin?” Kadınlarımızın her alanda var olması, hayatımızın her alanında daha fazla istihdam edilmeleri artık bir zorunluluktur. Ben bunun ancak nitelikli eğitimle mümkün olacağına inanıyorum. 2023 itibarı ile 85 milyonu aşan nüfusumuzun yarısını kadınlar oluşturuyor.  42,5 milyon kadınımızın 33 milyonunu da, çalışma çağındakiler oluşturuyor. Bunların 12 milyonu ise çalışan ya da çalışmak isteyen kadınlar. 12 milyon, Türkiye’de şimdiye dek görülen en yüksek “kadın işgücü” hacmidir. Kadınlar işgücü piyasasında hiç bu kadar yüksek bir temsil gücüne sahip olamamıştır. Yirmi yıl önce kadınların işgücüne katılım oranı yüzde 19 iken, bugün yüzde 36’ya ulaşmış durumdadır. Ancak bu yeterli değildir. Bugün OECD ülkelerinde oran yüzde 60 seviyelerindedir. Kadın istihdamında meydana gelen «bir birimlik artış» ekonomik büyümeyi 0.95 birim arttırmaktadır. Yani ekonomide 10 puan artış, ancak kadın istihdamının yüzde 60 seviyelerine gelmesi ile mümkün görünmektedir. Biz ATSO olarak kadın istihdamında öncü olmayı hedefliyoruz. Her yıl istihdam ettiğimiz kadın çalışan sayımızı arttırıyoruz. Odamızdaki toplam 119 personelin 62’si kadındır. Antalya’da son dönemde hem sanayinin ihtiyacı olan nitelikli personeli sağlamak, hem de kadınlara işgücü piyasasında destek olmak amacıyla; TOBB Kadın Girişimciler Kurulu’muz tarafından başlatılan, bizim de destekçisi olduğumuz “Sanayide Kadın Eli” projesi ile çok ciddi bir ivme kazandık. Bu projeyle birlikte birçok kadının işgücü piyasasına katılımı sağlanmıştır, sağlanmaya da devam edecektir. Teknik kolejimizde kız öğrencilerimiz yüzde 6 oranındaydı, şimdi yüzde 20 ‘ye çıkıyoruz. İnşallah hedefimiz yüzde 50’ler olacaktır. Bildiğiniz üzere geçtiğimiz Cuma günü, Kültür Turizm Bakanımızın teşrifleriyle, OSB de bir toplantı gerçekleştirdik. Toplantıda, turizm ve sanayi iş birliğinin artmasına yönelik, talep, öneri ve beklentiler, bakanımıza bizzat aktarıldı. Kadın girişimci kurulumuzdan, “Antalya’mızın aralarında bulunmadığı, maalesef sadece 23 ilde uygulanan, Kadın İstihdamı için Pozitif Ayrımcılık Projesi” ne, tüm organize sanayi bölgelerinin dahil edilmesi, sanayi sicil belgesi olanların da bu destek kapsamına alınması talep edilmiş, Sayın Bakanımızda bu talebi desteklediğini bizzat söylemiştir. Bizlerde resmi süreci başlatarak, odamız aracılığı ile ilgili yerlere yazımızı yazdık. Takip ediyoruz. Sizleri de gelişmelerden haberdar edeceğiz. Proje kapsamında belirli şartları sağlayan işverenlere, çalıştırdıkları her kadın işçi için ilk 3 ay, aylık 25.000 TL’ye kadar prim, vergi ve ücret desteği sağlanmakta, ayrıca 0-66 ay aralığında çocuğu olanlara, 3.000 TL çocuk bakım desteği verilmektedir. İşte bu destekten Antalya faydalanamamaktadır. Değerli Meclis Üyeleri, Son toplantımızdan bu yana ATSO olarak yoğun bir ayı geride bıraktık. 36. Grup Meslek Komitesi öncülüğünde düzenlenen Turizm Sektörü 2023 Yılı Değerlendirmeleri ve 2024 Yılı Beklentileri Toplantısını, Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Nadir Alpaslan’ın katılımı ile gerçekleştirdik. Yine geçtiğimiz günlerde turizm sektörünün en önemli organizasyonları arasında yer alan ITB Berlin 2024 Fuarına katıldık. 170 ülke ve bölgeden 5 bin 500’ü aşkın profesyonel katılımcının yer aldığı fuarda, firmalarla, ziyaretçilerle ve Kültür-Turizm Bakanımız Mehmet Nuri Ersoy ile bir araya geldik. Antalya’nın Türkiye’nin yatak kapasitesindeki payı yüzde 33 dür. Buna paralel olarak ülkemize gelen her 3 turistten 1’i şehrimize gelmektedir. Euromonitor sıralamasına göre 2023’te Dünyanın en fazla yabancı ziyaretçi çeken şehirleri arasında İstanbul ilk sırada yer alırken, Antalya’mız Londra ve Dubai’den sonra  4. sırada gelmektedir. 2024 turizm açısından daha iyi bir yıl olacak. Yabancı ziyaretçi sayısının 2 milyona yakın artışla 18 milyon kişiye ulaşmasını bekliyoruz. Dünyada en çok ziyaret edilen dördüncü şehiriz ama mevcut büyümemizi sürdürebilirsek önümüzdeki yıllarda daha üst sıralarda yer alacağız. Turizmde sezonun erken başlayacak olması, bu yılın iyi geçeceğinin bir göstergesidir. Ön rezervasyonlar gayet yüksek bir oranda ilerliyor. Ziyaret ettiğimiz fuarlarda da bunu gördük. Turizm sektörünün en önemli organizasyonları arasında yer alan ITB Berlin 2024 Fuarı’nı ziyaret ederek, Türkiye’den fuara katılım sağlayan firmalarla bir araya geldik. Berlin’de, Türkiye-Almanya arasındaki sağlık turizmi ilişkilerini güçlendirmek amacıyla da toplantılar yaptık. Sağlık turizmi alanında ortak pazarlama stratejileri, kalite standartlarının iyileştirilmesi ve hastalar arasındaki seyahat süreçlerinin kolaylaştırılması gibi konularda görüş alışverişinde bulunduk. Özellikle, şehrimize sağlık turizmi amacı ile gelen yabancı uyruklu kişilerin, geçirdikleri tıbbi girişim sonrasında, ülkelerine döndüklerinde gelişebilecek komplikasyonlar sebebiyle oluşacak ihtiyaçlarının, teminat altına alınması konusunu özellikle belirttik. Bu konuyu Moskova temaslarımızla da görüştük. Antalya’yı sağlık turizminin de başkenti yapacağımıza inanıyoruz. Sektör nabzını tutan bir diğer organizasyon MITT Moskova fuarı ziyaretimizde de, Rusya Federasyonu Ticaret ve Sanayi Odası, Moskova Ticaret ve Sanayi Odası ve Rus Türk İş İnsanları Birliği ile toplantılar gerçekleştirdik. Moskova başta olmak üzere Rusya’nın diğer şehirlerinde üretim hattında bulunan iş insanlarıyla, ortak yapılabilecek çalışmalar görüşüldü.  Turizm, tarım, hayvancılık ve sağlık turizmi konuları başta olmak üzere olası iş birlikleri konuşuldu. Özellikle şehrimize Rusya’dan gelen turist sayısı pandemi öncesi 5 milyon iken, geçen sene 3,5 milyon olduğu ve bunu arttırmak için destek beklediğimizi kendileriyle paylaştık. Ayrıca Rusya ile yaptığımız iş birliği protokolünü, reel hayatta gerçekleştirmek için gerekli adımları atacağız. Değerli Meclis üyelerimiz, Dünyayı iyi tanımak, iyi tanımlamak ve iyi planlamak lazım. Şu an dünyada yeni şehirler kuruluyor. Suudi Arabistan’da başlatılan NEOM girişimi ile mega şehirler kuruluyor. Katar'da, Birleşik Arap Emirlikleri’nde vizyoner turizme uygun şehirler kuruluyor. Suudi Arabistan’da 37 tane sanayi şehri kurmak için çalışmalar yapılıyor. Bazıları deniz üstünde yüzen sanayi şehirleri. Biz şu anda Suudi Arabistan’la ilgili bu konuya önemle değiniyoruz. Bu konuda çalışmalar yapıyoruz ve oradaki imkanlara nasıl ulaşabileceğimiz konusunda gelecekte meclisimizi aydınlatacağız. Sizleri biz oraya götürebiliyorsak, sizlere oraya ihracat yaptırabiliyorsak, o imkanları sizler için uygun hale getirebiliyorsak, işte Ticaret ve Sanayi Odası burada değer katmış demektir. O zaman kendimiz için ancak başarılıyız diyebiliriz. Atso’nun ne işe yaradığını göstermiş olabiliriz. Yine bu ayın ilk haftasında, Hazine ve Maliye Bakanımız Mehmet Şimşek Bey, Ankara’da oda ve borsa başkanları ile bir araya geldi. Biz de ATSO olarak TOBB’da düzenlenen bu toplantıya katıldık. Ekonomimize yönelik sorunları ve çözüm önerilerimizi dile getirdik. Özellikle Özel Mesleki ve Teknik Anadolu liselerine ödenen devlet desteği miktarının,  yüksek enflasyon ve asgari ücret artışına rağmen yeterli düzeyde arttırılmadığını bizzat bakanımıza aktardım. Kendisi aynı toplantıda bu talebi dikkate alacağını ve gerekeni yapacağını söylemiştir. Geçtiğimiz ay Ticaret Bakanımız Sayın Ömer Bolat’ın katılımıyla gerçekleştirilen Ticaret ve Sanayi Odaları müşterek konsey toplantısına katılmış, orada iş dünyamızın yaşadığı sorunları başlıklar halinde bizzat bakanımıza aktarmıştık. Ticaret Bakanlığımızdan gelen cevapları sizlerle paylaşmak istiyorum. Perakende sektöründe küçük işletmeler, zincir marketlerin haksız rekabet koşulları yaratmasıyla mücadele ederken, geleneksel ticaret bölgeleri trafik ve otopark sorunları nedeniyle zor günler geçirmektedir. Biz bu konuda perakende yasasında bir düzenlenme talep ettik. Bakanlığımızda, sektörün ihtiyaçları dikkate alınarak mevzuat değişikliği yapılmasının, imkan dahilinde olduğunu tarafımıza bildirmiştir. Sağlık turizminde rekabet gücümüzü arttırmaya yönelik desteklerin arttırılmasını talep ettik. Buna cevaben,  bizim girişimlerimiz neticesinde, mevcut desteklere, ilaveleri yapılmış, destek programı daha cazip hale getirilmiştir. Bakanlık sektörün ihtiyacı olabilecek desteklere yönelik somut öneriler gelmesi durumunda, değerlendirmeye alabileceğini de ayrıca bildirmiştir. Yine bakanlığımıza ilettiğimiz serbest bölge ve liman ile ilgili talebimize gelen cevap doğrultusunda, şikayetimizde haklı olduğumuzu, bu konuda girişimlerimizin devam edeceğini bir kez daha belirtmek istiyorum. 27 Aralıkta Sayın Vali’mizinde ilgisiyle, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı yetkilileri ile Yabancı Çalışan İstihdamına ve Oturma İzinlerine Yönelik Sorunları değerlendirdiğimiz bir toplantı gerçekleştirmiştik. Toplantıda özellikle yabancı çalıştıran sektör temsilcilerimiz vardı. Ne sıkıntımız varsa dile getirdik ve onlardan hızlı çözümler beklediğimizi de belirtmiştik. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı, Dış İlişkiler Genel Müdür Yardımcısı Sayın Ali Aybey, beni bizzat aradı ve ATSO olarak bizlerin çalışmaları, toplantıları ve Ankara’da sesimizi duyurmamız neticesinde, “2024 YILINDA SAĞLIK TURİZMİ SEKTÖRÜNDE İSTİSNALAR” uygulanacağını, bunun bizim eserimiz olduğunu söyleyerek bizleri gururlandırdı. 37.Grup Komite üyeleri, İŞKUR tarafından düzenlenen işbaşı eğitim programlarından, NACE kodunda “fast food” ibaresi geçmesi halinde, bu işletmelerde garsona ihtiyaç olmadığı ve masaya servis hizmeti sunmaya gerek kalmadığı gerekçesiyle, verilen teşviklerden faydalanamadıklarını dile getirmiştir. Biz işverenlere destek isterken, maaş gibi belimizi büken bir konuda, haksız rekabet oluşmaktadır. Bu konunun ilgili bakanlıklara iletilmesi ve kapsam içerisine fast-food işletmelerinin de alınması için gerekli çalışmaları başlatmış bulunuyoruz. ATSO AKADEMİ, AKS ve Antalya Organize Sanayi Bölgesi Eğitim Merkezi (OSBEM) iş birliğinde 24 Nisan’da İstihdam Garantili Simülasyonlu ilk Çelik Kaynakçılık Mesleki Eğitim kursunu başlatıyoruz. Böylece mesleki ve yenilikçi eğitim yöntemleriyle daha fazla istihdam edilebilir bir işgücü oluşturarak, birçok odaya ve OSB Bölge Müdürlüklerine de örnek teşkil edecek bir başka projeye daha imza atıyoruz. Şubat ayı Meclis toplantımızdan birkaç gün sonra 2023 yılı büyüme verileri açıklandı. Türkiye ekonomisi son çeyrekte yüzde 4,  yıl genelinde yüzde 4,5 oldu. Gayrısafi yurtiçi hasıla 2023 yılı genelinde 1 trilyon 113 milyar dolar ile şimdiye kadarki en yüksek düzeyine ulaştı. Benzer şekilde kişi başına düşen gelir 13 bin 110 dolar ile şimdiye kadarki en yüksek düzeyine ulaştı Ancak büyümenin detaylarında bizi hem memnun eden, hem düşündüren veriler görüyoruz. Birincisi yıl genelinde tarım sektörümüzün daralmış olması. Mevsimsel faktörlerin olumsuz etkilerini kabul etmekle birlikte, tarım sektöründe küçülmeyi anlamak mümkün değil. Üstelik bu sadece 2023’e has bir durum değil. Uzun bir süredir tarımda büyüme çok zayıf seyrediyor. Son 20 yılda Türkiye ekonomisi yüzde 180 büyürken, tarımda büyüme sadece yüzde 66 olmuştur. Türkiye’nin enflasyondan sonra en önemli ekonomik sorunu tarımsal üretim. Bu nedenle tarımsal üretimi ve tarım ekonomisini daha fazla gündemde tutmak gerekiyor. Bu ülkede bir tarım reformu yapılacaksa ki bu kaçınılmaz bir zorunluluk, biz Antalya olarak bu konuda öncü ve en çok desteği alan şehir olmalıyız. İnşaat sektörü 2023’ü yüzde 7,8, hizmetler ise yüzde 6,4 büyüme ile tamamladı. Hizmet sektörü büyümesi 4. çeyrekte son 3 yılın en düşük düzeyine indi. Tüketime dayalı büyümenin kırılması için hizmetlerdeki bu yavaşlamayı olumlu görüyoruz. Sanayide büyüme 2023 genelinde binde 8 oldu. Yani adeta yerinde saydı. Bunda hem ihracat pazarlarımızdaki yavaşlamanın, hem maliyet artışlarının önemli bir etkisi oldu. 2024’’ün ikinci yarısında yeniden toparlanma göreceğimizi düşünüyoruz. Son veriler, büyümede bir dengelenmeye doğru gittiğimizi gösteriyor. Türkiye’nin en hızlı büyüyen ili olan Antalya’nın iş dünyası olarak, sağlıklı ve istikrarlı büyüme için öncelikle enflasyonla mücadeleden başarı ile çıkmamız ve bu süreçte üretim-tüketim dengesini yeniden kurmamız gerektiğini düşünüyoruz. Biliyorsunuz geçen hafta Para Politikası Kurulu gösterge faizini yüzde 50’ye çıkardı. Merkez Bankası’nın çok yerinde ve cesur bir adım attı. Piyasadaki çoğunluk beklentisinin aksi yönünde ve çok yerinde bir karar oldu. Geçtiğimiz Haziran’dan bu yana PPK 9 kez artış yaparak faizi 8,5’tan 50’ye çekti. Özellikle seçim öncesi bir dönemde alınan atılan bu cesur adımı memnuniyetle karşılıyoruz. Bu karar TCMB’nin bağımsızlığı yönünde atılmış çok önemli bir adımdır. Sevgili Arkadaşlar, Biliyorum bazılarımız “faiz yükseliyor, kredi maliyetleri artıyor, bankalardan nasıl kredi alacağız” diye düşünüyor. Bu çok haklı bir endişe. Ancak bu konuda sadece kendimizi, kendi şirketimizi düşünerek yorum yaparsak hata ederiz. Şirketlerimizi dirençli hale getirmeye devam etmeliyiz. Bakın Türkiye 2021’in Eylül’ünden, geçen yılki seçimlere kadar farklı bir ekonomi politikası uyguladı. Faizler enflasyonun altına çekildi. Yok inmez dedik, daha da indirildi. Sonuçta ne oldu? Kur patladı, enflasyon uçuşa geçti. Konut fiyatları, otomobil fiyatları, gıda, kira, ulaşım ve her alanda fiyatlar astronomik şekilde arttı. İç tüketim ülke ekonomisine zarar verecek ölçüde büyüdü. 2023 ortasından bu yana rasyonel politikalara dönüş ile enflasyonu dizginlemek ve TL’deki değer kaybını yavaşlatmak için yeniden faiz artırımları başladı. Ancak enflasyonun düşüşü, çıkışından çok daha yavaş olur. Çünkü yaşadığımız kötü tecrübeler beklentilerimizi bozar. Şimdi vatandaşımızın enflasyonun düşeceğine inanması ve beklentilerin bu yöne kaydırılması gerekiyor. İşte Merkez Bankasının son kararı bu nedenle kararlı ve ikna edici bir adımdır. Alınan bu karar reel faiz dengesizliğini giderme yönünde önemli bir karar olmuştur. Şimdi bu kararın kamu harcamalarında tasarruf ile «buraya dikkat çekmek istiyorum» desteklenmesi gerekiyor. Şimdi yılın ikinci yarısına dair umutlarımızı destekleyen bir faktör de ihracat performansımız. İlk iki ayda ithalatımızda kayda değer bir gerileme yaşanırken, ihracatımız yüzde 8,5 arttı. Biz yaz aylarından itibaren ihracatımızda daha güçlü yükselişler görmeyi bekliyoruz. Bunun nedenlerini kısaca paylaşmak isterim. Birincisi Avrupa ekonomisinde büyüme yavaş yavaş güçleniyor. 2024’te geçen yıl binde 5 olan büyümenin yüzde 1’e çıkması bekleniyor. İkincisi Avrupa ülkelerinin PMI endeksleri kademeli olarak toparlanıyor. Üçüncüsü Orta-Doğu ülkelerinde geçen yıl yüzde 2 olan büyümenin bu yıl yüzde 3’e çıkması bekleniyor. Dördüncüsü, Türkiye’de iç talep yavaşlarken ihracata ve yatırıma yönelik krediler destekleniyor. Beşincisi hem ABD’de hem Euro Bölgesinde faiz indirimleri önümüzdeki aylarda başlayacak. İnşallah biz de ekim ayından itibaren olacağına inanıyoruz. Bunlar mal ihracatımızı destekleyeceği gibi hizmet ihracatımızı da destekleyecek. En büyük hizmet ihracatı kalemimiz olan turizm bundan son derece olumlu etkilenecek. Antalya, Türkiye genelinde mal ve hizmet ihracatındaki artıştan en fazla fayda sağlayan şehirlerin başında geliyor. Bu nedenle 2024 için hem Türkiye adına hem Antalya adına son derece umutluyuz. Konuşmamın sonuna yaklaşırken, bu hafta sonu yapılacak yerel seçimler hakkında bazı görüşlerimi ifade etmek isterim. 31 Martta yapılacak seçimin sonuçları her ne olursa olsun, önce Türkiye için sonra da Antalya için hayırlı olmasını diliyoruz. Tüm şehirlerimizde kim en büyük hizmeti yapacaksa o adayın başarı kazanmasını umuyoruz. Antalya için öncelikle 2 milyon 700 bin hemşerimize sonra da şehrimizi ziyaret eden hem yerli hem yabancı misafirlerimize en iyi hizmetleri yapacak adayın kazanmasını istiyoruz. Değerli Meclis Üyeleri, Nüfus artışını destekleyecek alt yapı yatırımları, sağlık ve eğitim tesisleri, şehir içi ulaşım ve en önemlisi kent estetiği alanında ciddi projelerin hayata geçirilmesine ihtiyacımız var. Hem turizmde, hem potansiyel sahibi olduğumuz diğer alanlarda gücümüzü artırmak için birlikte çalışmak için buradayız. ATSO olarak bizler barış elçisi, proje köprüsü, birlik ve beraberliğin teminatı olacağız. Bu düşünceler ile saygıdeğer adaylara başarılar, seçim sonuçlarının milletimize ve Antalyalılara hayırlı olmasını diliyoruz. Dışarıda gördünüz, odamız yine bir ilke imza atarak, tabloid gazetemizi sizlere sunmuştur. Bu da bundan sonra sahadaki gücümüzü kullanma da bir endüstrümana daha sahip olduğumuz anlamını taşımaktadır. Antalya Ticaret ve Sanayi odası, şehrin her sorunu ile ilgilenen her konuda fikir ve proje üreten üyelerini, şehri ve yaşayanlarını en üst düzeyde temsil eden en büyük kurumların başında gelmektedir. Bu çalışmada emeği geçen, başta Yönetim Kurulu Üyemiz Yusuf Hacısüleyman’a, Meclis Üyemi Mehmet Dikbaş’a ve Basın Yayın Müdürlüğümüze ve özellikle Genel Sekreterimiz başta olmak üzere tüm çalışma arkadaşlarıma teşekkür ediyorum. Değerli Meclis Üyeleri, Mübarek Ramazan ayının hepimiz için hayırlara vesile olmasını, işlerimizde bereketi artırmasını, yaklaşmakta olan Ramazan Bayramının ülkemiz, milletimize huzur getirmesini diliyor, bayramınızı şimdiden kutluyorum. Hepinizi saygı ve sevgiyle selamlıyorum.
Bakanlığımızda, sektörün ihtiyaçları dikkate alınarak mevzuat değişikliği yapılmasının, imkan dahilinde olduğunu tarafımıza bildirmiştir.

antalyahabertakip.com - Hepinizi saygı ve sevgiyle selamlıyor, Mart ayı toplantımıza hoş geldiniz diyorum.

Öncelikle, 23 Mart akşamı, Masum insanları hedef alan korkunç terör saldırısını şiddetle kınıyor, Rusya halkına ve şehrimizde yaşayan Rus vatandaşlarımıza taziyelerimi iletiyorum.

Meclis üyemiz Yusuf Şanlı kardeşimin babasına da Allahtan rahmet, geride kalanlarına sabırlar diliyorum.

Konuşmamın başında geçen 12 Mart’ta kabulünü kutladığımız İstiklal Marşı’mızın şairi Mehmet Akif Ersoy’u ve bestecisi Osman Zeki Üngör’ü rahmetle anıyorum. Allah, bir daha bu millete bir İstiklal Marşı daha yazdırmasın.

Meclisimizde sağlık çalışanları olması sebebiyle, özveriyle ve bilgelikle yürütülen bu kutsal mesleğin sahipleri, değerli sağlık çalışanlarımızın da 14 Mart Tıp Bayramını, Meclis üyemiz Gülsün Gülay Yılmaz’ın da bu kutsal meslekte 40.yılını kutluyorum.

109 yıl önce, “Çanakkale Geçilmez” sözünü tarihe yazan şanlı destanımız, ÇANAKKALE ZAFERİMİZ, kahraman askerlerimizin imanı, azmi ve direniş ruhu ile Kurtuluş Savaşımızı zafere ulaştıran yolu açmıştır. Çanakkale Zaferi’nin 109. yıldönümünü kutluyor; başta Mustafa Kemal Atatürk’ü, tüm şehitlerimizi ve kahramanlarımızı rahmetle, şükranla anıyorum.

Konuşmamın başında kısaca değinmek istediğim bir başka husus ise 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü.  Bakın büyük Atatürk bunu nasıl tasvir ediyor, gıpta ile yadedelim;

“İnsan topluluğu kadın ve erkek denilen iki cins insandan mürekkeptir. Kabil midir ki, bu kütlenin bir parçasını ilerletelim, ötekini ihmal edelim de kütlenin bütünlüğü ilerleyebilsin? Mümkün müdür ki, bir cismin yarısı toprağa zincirlerle bağlı kaldıkça öteki kısmı göklere yükselebilsin?”

Kadınlarımızın her alanda var olması, hayatımızın her alanında daha fazla istihdam edilmeleri artık bir zorunluluktur. Ben bunun ancak nitelikli eğitimle mümkün olacağına inanıyorum.

2023 itibarı ile 85 milyonu aşan nüfusumuzun yarısını kadınlar oluşturuyor.  42,5 milyon kadınımızın 33 milyonunu da, çalışma çağındakiler oluşturuyor. Bunların 12 milyonu ise çalışan ya da çalışmak isteyen kadınlar. 12 milyon, Türkiye’de şimdiye dek görülen en yüksek “kadın işgücü” hacmidir. Kadınlar işgücü piyasasında hiç bu kadar yüksek bir temsil gücüne sahip olamamıştır.

Yirmi yıl önce kadınların işgücüne katılım oranı yüzde 19 iken, bugün yüzde 36’ya ulaşmış durumdadır. Ancak bu yeterli değildir. Bugün OECD ülkelerinde oran yüzde 60 seviyelerindedir.

Kadın istihdamında meydana gelen «bir birimlik artış» ekonomik büyümeyi 0.95 birim arttırmaktadır. Yani ekonomide 10 puan artış, ancak kadın istihdamının yüzde 60 seviyelerine gelmesi ile mümkün görünmektedir.

Biz ATSO olarak kadın istihdamında öncü olmayı hedefliyoruz. Her yıl istihdam ettiğimiz kadın çalışan sayımızı arttırıyoruz. Odamızdaki toplam 119 personelin 62’si kadındır.

Antalya’da son dönemde hem sanayinin ihtiyacı olan nitelikli personeli sağlamak, hem de kadınlara işgücü piyasasında destek olmak amacıyla; TOBB Kadın Girişimciler Kurulu’muz tarafından başlatılan, bizim de destekçisi olduğumuz “Sanayide Kadın Eli” projesi ile çok ciddi bir ivme kazandık. Bu projeyle birlikte birçok kadının işgücü piyasasına katılımı sağlanmıştır, sağlanmaya da devam edecektir. Teknik kolejimizde kız öğrencilerimiz yüzde 6 oranındaydı, şimdi yüzde 20 ‘ye çıkıyoruz. İnşallah hedefimiz yüzde 50’ler olacaktır.

Bildiğiniz üzere geçtiğimiz Cuma günü, Kültür Turizm Bakanımızın teşrifleriyle, OSB de bir toplantı gerçekleştirdik. Toplantıda, turizm ve sanayi iş birliğinin artmasına yönelik, talep, öneri ve beklentiler, bakanımıza bizzat aktarıldı.

Kadın girişimci kurulumuzdan, “Antalya’mızın aralarında bulunmadığı, maalesef sadece 23 ilde uygulanan, Kadın İstihdamı için Pozitif Ayrımcılık Projesi” ne, tüm organize sanayi bölgelerinin dahil edilmesi, sanayi sicil belgesi olanların da bu destek kapsamına alınması talep edilmiş, Sayın Bakanımızda bu talebi desteklediğini bizzat söylemiştir. Bizlerde resmi süreci başlatarak, odamız aracılığı ile ilgili yerlere yazımızı yazdık. Takip ediyoruz. Sizleri de gelişmelerden haberdar edeceğiz.

Proje kapsamında belirli şartları sağlayan işverenlere, çalıştırdıkları her kadın işçi için ilk 3 ay, aylık 25.000 TL’ye kadar prim, vergi ve ücret desteği sağlanmakta, ayrıca 0-66 ay aralığında çocuğu olanlara, 3.000 TL çocuk bakım desteği verilmektedir. İşte bu destekten Antalya faydalanamamaktadır.

Değerli Meclis Üyeleri,

Son toplantımızdan bu yana ATSO olarak yoğun bir ayı geride bıraktık.

36. Grup Meslek Komitesi öncülüğünde düzenlenen Turizm Sektörü 2023 Yılı Değerlendirmeleri ve 2024 Yılı Beklentileri Toplantısını, Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Nadir Alpaslan’ın katılımı ile gerçekleştirdik.

Yine geçtiğimiz günlerde turizm sektörünün en önemli organizasyonları arasında yer alan ITB Berlin 2024 Fuarına katıldık. 170 ülke ve bölgeden 5 bin 500’ü aşkın profesyonel katılımcının yer aldığı fuarda, firmalarla, ziyaretçilerle ve Kültür-Turizm Bakanımız Mehmet Nuri Ersoy ile bir araya geldik.

Antalya’nın Türkiye’nin yatak kapasitesindeki payı yüzde 33 dür. Buna paralel olarak ülkemize gelen her 3 turistten 1’i şehrimize gelmektedir.

Euromonitor sıralamasına göre 2023’te Dünyanın en fazla yabancı ziyaretçi çeken şehirleri arasında İstanbul ilk sırada yer alırken, Antalya’mız Londra ve Dubai’den sonra  4. sırada gelmektedir.

2024 turizm açısından daha iyi bir yıl olacak. Yabancı ziyaretçi sayısının 2 milyona yakın artışla 18 milyon kişiye ulaşmasını bekliyoruz. Dünyada en çok ziyaret edilen dördüncü şehiriz ama mevcut büyümemizi sürdürebilirsek önümüzdeki yıllarda daha üst sıralarda yer alacağız.

Turizmde sezonun erken başlayacak olması, bu yılın iyi geçeceğinin bir göstergesidir. Ön rezervasyonlar gayet yüksek bir oranda ilerliyor. Ziyaret ettiğimiz fuarlarda da bunu gördük.

Turizm sektörünün en önemli organizasyonları arasında yer alan ITB Berlin 2024 Fuarı’nı ziyaret ederek, Türkiye’den fuara katılım sağlayan firmalarla bir araya geldik.

Berlin’de, Türkiye-Almanya arasındaki sağlık turizmi ilişkilerini güçlendirmek amacıyla da toplantılar yaptık. Sağlık turizmi alanında ortak pazarlama stratejileri, kalite standartlarının iyileştirilmesi ve hastalar arasındaki seyahat süreçlerinin kolaylaştırılması gibi konularda görüş alışverişinde bulunduk. Özellikle, şehrimize sağlık turizmi amacı ile gelen yabancı uyruklu kişilerin, geçirdikleri tıbbi girişim sonrasında, ülkelerine döndüklerinde gelişebilecek komplikasyonlar sebebiyle oluşacak ihtiyaçlarının, teminat altına alınması konusunu özellikle belirttik. Bu konuyu Moskova temaslarımızla da görüştük.

Antalya’yı sağlık turizminin de başkenti yapacağımıza inanıyoruz.

Sektör nabzını tutan bir diğer organizasyon MITT Moskova fuarı ziyaretimizde de, Rusya Federasyonu Ticaret ve Sanayi Odası, Moskova Ticaret ve Sanayi Odası ve Rus Türk İş İnsanları Birliği ile toplantılar gerçekleştirdik.

Moskova başta olmak üzere Rusya’nın diğer şehirlerinde üretim hattında bulunan iş insanlarıyla, ortak yapılabilecek çalışmalar görüşüldü.  Turizm, tarım, hayvancılık ve sağlık turizmi konuları başta olmak üzere olası iş birlikleri konuşuldu.

Özellikle şehrimize Rusya’dan gelen turist sayısı pandemi öncesi 5 milyon iken, geçen sene 3,5 milyon olduğu ve bunu arttırmak için destek beklediğimizi kendileriyle paylaştık.

Ayrıca Rusya ile yaptığımız iş birliği protokolünü, reel hayatta gerçekleştirmek için gerekli adımları atacağız.

Değerli Meclis üyelerimiz,

Dünyayı iyi tanımak, iyi tanımlamak ve iyi planlamak lazım. Şu an dünyada yeni şehirler kuruluyor. Suudi Arabistan’da başlatılan NEOM girişimi ile mega şehirler kuruluyor. Katar'da, Birleşik Arap Emirlikleri’nde vizyoner turizme uygun şehirler kuruluyor. Suudi Arabistan’da 37 tane sanayi şehri kurmak için çalışmalar yapılıyor. Bazıları deniz üstünde yüzen sanayi şehirleri. Biz şu anda Suudi Arabistan’la ilgili bu konuya önemle değiniyoruz. Bu konuda çalışmalar yapıyoruz ve oradaki imkanlara nasıl ulaşabileceğimiz konusunda gelecekte meclisimizi aydınlatacağız. Sizleri biz oraya götürebiliyorsak, sizlere oraya ihracat yaptırabiliyorsak, o imkanları sizler için uygun hale getirebiliyorsak, işte Ticaret ve Sanayi Odası burada değer katmış demektir. O zaman kendimiz için ancak başarılıyız diyebiliriz. Atso’nun ne işe yaradığını göstermiş olabiliriz.

Yine bu ayın ilk haftasında, Hazine ve Maliye Bakanımız Mehmet Şimşek Bey, Ankara’da oda ve borsa başkanları ile bir araya geldi. Biz de ATSO olarak TOBB’da düzenlenen bu toplantıya katıldık. Ekonomimize yönelik sorunları ve çözüm önerilerimizi dile getirdik.

Özellikle Özel Mesleki ve Teknik Anadolu liselerine ödenen devlet desteği miktarının,  yüksek enflasyon ve asgari ücret artışına rağmen yeterli düzeyde arttırılmadığını bizzat bakanımıza aktardım. Kendisi aynı toplantıda bu talebi dikkate alacağını ve gerekeni yapacağını söylemiştir.

Geçtiğimiz ay Ticaret Bakanımız Sayın Ömer Bolat’ın katılımıyla gerçekleştirilen Ticaret ve Sanayi Odaları müşterek konsey toplantısına katılmış, orada iş dünyamızın yaşadığı sorunları başlıklar halinde bizzat bakanımıza aktarmıştık. Ticaret Bakanlığımızdan gelen cevapları sizlerle paylaşmak istiyorum.

Perakende sektöründe küçük işletmeler, zincir marketlerin haksız rekabet koşulları yaratmasıyla mücadele ederken, geleneksel ticaret bölgeleri trafik ve otopark sorunları nedeniyle zor günler geçirmektedir. Biz bu konuda perakende yasasında bir düzenlenme talep ettik.

Bakanlığımızda, sektörün ihtiyaçları dikkate alınarak mevzuat değişikliği yapılmasının, imkan dahilinde olduğunu tarafımıza bildirmiştir.

Sağlık turizminde rekabet gücümüzü arttırmaya yönelik desteklerin arttırılmasını talep ettik.

Buna cevaben,  bizim girişimlerimiz neticesinde, mevcut desteklere, ilaveleri yapılmış, destek programı daha cazip hale getirilmiştir. Bakanlık sektörün ihtiyacı olabilecek desteklere yönelik somut öneriler gelmesi durumunda, değerlendirmeye alabileceğini de ayrıca bildirmiştir.

Yine bakanlığımıza ilettiğimiz serbest bölge ve liman ile ilgili talebimize gelen cevap doğrultusunda, şikayetimizde haklı olduğumuzu, bu konuda girişimlerimizin devam edeceğini bir kez daha belirtmek istiyorum.

27 Aralıkta Sayın Vali’mizinde ilgisiyle, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı yetkilileri ile Yabancı Çalışan İstihdamına ve Oturma İzinlerine Yönelik Sorunları değerlendirdiğimiz bir toplantı gerçekleştirmiştik.

Toplantıda özellikle yabancı çalıştıran sektör temsilcilerimiz vardı. Ne sıkıntımız varsa dile getirdik ve onlardan hızlı çözümler beklediğimizi de belirtmiştik.

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı, Dış İlişkiler Genel Müdür Yardımcısı Sayın Ali Aybey, beni bizzat aradı ve ATSO olarak bizlerin çalışmaları, toplantıları ve Ankara’da sesimizi duyurmamız neticesinde, “2024 YILINDA SAĞLIK TURİZMİ SEKTÖRÜNDE İSTİSNALAR” uygulanacağını, bunun bizim eserimiz olduğunu söyleyerek bizleri gururlandırdı.

37.Grup Komite üyeleri, İŞKUR tarafından düzenlenen işbaşı eğitim programlarından, NACE kodunda “fast food” ibaresi geçmesi halinde, bu işletmelerde garsona ihtiyaç olmadığı ve masaya servis hizmeti sunmaya gerek kalmadığı gerekçesiyle, verilen teşviklerden faydalanamadıklarını dile getirmiştir.

Biz işverenlere destek isterken, maaş gibi belimizi büken bir konuda, haksız rekabet oluşmaktadır. Bu konunun ilgili bakanlıklara iletilmesi ve kapsam içerisine fast-food işletmelerinin de alınması için gerekli çalışmaları başlatmış bulunuyoruz.

ATSO AKADEMİ, AKS ve Antalya Organize Sanayi Bölgesi Eğitim Merkezi (OSBEM) iş birliğinde 24 Nisan’da İstihdam Garantili Simülasyonlu ilk Çelik Kaynakçılık Mesleki Eğitim kursunu başlatıyoruz. Böylece mesleki ve yenilikçi eğitim yöntemleriyle daha fazla istihdam edilebilir bir işgücü oluşturarak, birçok odaya ve OSB Bölge Müdürlüklerine de örnek teşkil edecek bir başka projeye daha imza atıyoruz.

Şubat ayı Meclis toplantımızdan birkaç gün sonra 2023 yılı büyüme verileri açıklandı. Türkiye ekonomisi son çeyrekte yüzde 4,  yıl genelinde yüzde 4,5 oldu. Gayrısafi yurtiçi hasıla 2023 yılı genelinde 1 trilyon 113 milyar dolar ile şimdiye kadarki en yüksek düzeyine ulaştı. Benzer şekilde kişi başına düşen gelir 13 bin 110 dolar ile şimdiye kadarki en yüksek düzeyine ulaştı

Ancak büyümenin detaylarında bizi hem memnun eden, hem düşündüren veriler görüyoruz. Birincisi yıl genelinde tarım sektörümüzün daralmış olması. Mevsimsel faktörlerin olumsuz etkilerini kabul etmekle birlikte, tarım sektöründe küçülmeyi anlamak mümkün değil. Üstelik bu sadece 2023’e has bir durum değil. Uzun bir süredir tarımda büyüme çok zayıf seyrediyor. Son 20 yılda Türkiye ekonomisi yüzde 180 büyürken, tarımda büyüme sadece yüzde 66 olmuştur.

Türkiye’nin enflasyondan sonra en önemli ekonomik sorunu tarımsal üretim. Bu nedenle tarımsal üretimi ve tarım ekonomisini daha fazla gündemde tutmak gerekiyor. Bu ülkede bir tarım reformu yapılacaksa ki bu kaçınılmaz bir zorunluluk, biz Antalya olarak bu konuda öncü ve en çok desteği alan şehir olmalıyız.

İnşaat sektörü 2023’ü yüzde 7,8, hizmetler ise yüzde 6,4 büyüme ile tamamladı. Hizmet sektörü büyümesi 4. çeyrekte son 3 yılın en düşük düzeyine indi. Tüketime dayalı büyümenin kırılması için hizmetlerdeki bu yavaşlamayı olumlu görüyoruz.

Sanayide büyüme 2023 genelinde binde 8 oldu. Yani adeta yerinde saydı. Bunda hem ihracat pazarlarımızdaki yavaşlamanın, hem maliyet artışlarının önemli bir etkisi oldu. 2024’’ün ikinci yarısında yeniden toparlanma göreceğimizi düşünüyoruz.

Son veriler, büyümede bir dengelenmeye doğru gittiğimizi gösteriyor. Türkiye’nin en hızlı büyüyen ili olan Antalya’nın iş dünyası olarak, sağlıklı ve istikrarlı büyüme için öncelikle enflasyonla mücadeleden başarı ile çıkmamız ve bu süreçte üretim-tüketim dengesini yeniden kurmamız gerektiğini düşünüyoruz.

Biliyorsunuz geçen hafta Para Politikası Kurulu gösterge faizini yüzde 50’ye çıkardı. Merkez Bankası’nın çok yerinde ve cesur bir adım attı. Piyasadaki çoğunluk beklentisinin aksi yönünde ve çok yerinde bir karar oldu.

Geçtiğimiz Haziran’dan bu yana PPK 9 kez artış yaparak faizi 8,5’tan 50’ye çekti. Özellikle seçim öncesi bir dönemde alınan atılan bu cesur adımı memnuniyetle karşılıyoruz. Bu karar TCMB’nin bağımsızlığı yönünde atılmış çok önemli bir adımdır.

Sevgili Arkadaşlar,

Biliyorum bazılarımız “faiz yükseliyor, kredi maliyetleri artıyor, bankalardan nasıl kredi alacağız” diye düşünüyor. Bu çok haklı bir endişe. Ancak bu konuda sadece kendimizi, kendi şirketimizi düşünerek yorum yaparsak hata ederiz. Şirketlerimizi dirençli hale getirmeye devam etmeliyiz.

Bakın Türkiye 2021’in Eylül’ünden, geçen yılki seçimlere kadar farklı bir ekonomi politikası uyguladı. Faizler enflasyonun altına çekildi. Yok inmez dedik, daha da indirildi. Sonuçta ne oldu? Kur patladı, enflasyon uçuşa geçti. Konut fiyatları, otomobil fiyatları, gıda, kira, ulaşım ve her alanda fiyatlar astronomik şekilde arttı. İç tüketim ülke ekonomisine zarar verecek ölçüde büyüdü.

2023 ortasından bu yana rasyonel politikalara dönüş ile enflasyonu dizginlemek ve TL’deki değer kaybını yavaşlatmak için yeniden faiz artırımları başladı. Ancak enflasyonun düşüşü, çıkışından çok daha yavaş olur. Çünkü yaşadığımız kötü tecrübeler beklentilerimizi bozar. Şimdi vatandaşımızın enflasyonun düşeceğine inanması ve beklentilerin bu yöne kaydırılması gerekiyor. İşte Merkez Bankasının son kararı bu nedenle kararlı ve ikna edici bir adımdır.

Alınan bu karar reel faiz dengesizliğini giderme yönünde önemli bir karar olmuştur. Şimdi bu kararın kamu harcamalarında tasarruf ile «buraya dikkat çekmek istiyorum» desteklenmesi gerekiyor.

Şimdi yılın ikinci yarısına dair umutlarımızı destekleyen bir faktör de ihracat performansımız. İlk iki ayda ithalatımızda kayda değer bir gerileme yaşanırken, ihracatımız yüzde 8,5 arttı. Biz yaz aylarından itibaren ihracatımızda daha güçlü yükselişler görmeyi bekliyoruz. Bunun nedenlerini kısaca paylaşmak isterim.

Birincisi Avrupa ekonomisinde büyüme yavaş yavaş güçleniyor. 2024’te geçen yıl binde 5 olan büyümenin yüzde 1’e çıkması bekleniyor.

İkincisi Avrupa ülkelerinin PMI endeksleri kademeli olarak toparlanıyor.

Üçüncüsü Orta-Doğu ülkelerinde geçen yıl yüzde 2 olan büyümenin bu yıl yüzde 3’e çıkması bekleniyor.

Dördüncüsü, Türkiye’de iç talep yavaşlarken ihracata ve yatırıma yönelik krediler destekleniyor.

Beşincisi hem ABD’de hem Euro Bölgesinde faiz indirimleri önümüzdeki aylarda başlayacak. İnşallah biz de ekim ayından itibaren olacağına inanıyoruz.

Bunlar mal ihracatımızı destekleyeceği gibi hizmet ihracatımızı da destekleyecek. En büyük hizmet ihracatı kalemimiz olan turizm bundan son derece olumlu etkilenecek.

Antalya, Türkiye genelinde mal ve hizmet ihracatındaki artıştan en fazla fayda sağlayan şehirlerin başında geliyor. Bu nedenle 2024 için hem Türkiye adına hem Antalya adına son derece umutluyuz.

Konuşmamın sonuna yaklaşırken, bu hafta sonu yapılacak yerel seçimler hakkında bazı görüşlerimi ifade etmek isterim.

31 Martta yapılacak seçimin sonuçları her ne olursa olsun, önce Türkiye için sonra da Antalya için hayırlı olmasını diliyoruz. Tüm şehirlerimizde kim en büyük hizmeti yapacaksa o adayın başarı kazanmasını umuyoruz. Antalya için öncelikle 2 milyon 700 bin hemşerimize sonra da şehrimizi ziyaret eden hem yerli hem yabancı misafirlerimize en iyi hizmetleri yapacak adayın kazanmasını istiyoruz.

Değerli Meclis Üyeleri,

Nüfus artışını destekleyecek alt yapı yatırımları, sağlık ve eğitim tesisleri, şehir içi ulaşım ve en önemlisi kent estetiği alanında ciddi projelerin hayata geçirilmesine ihtiyacımız var. Hem turizmde, hem potansiyel sahibi olduğumuz diğer alanlarda gücümüzü artırmak için birlikte çalışmak için buradayız.

ATSO olarak bizler barış elçisi, proje köprüsü, birlik ve beraberliğin teminatı olacağız.

Bu düşünceler ile saygıdeğer adaylara başarılar, seçim sonuçlarının milletimize ve Antalyalılara hayırlı olmasını diliyoruz.

Dışarıda gördünüz, odamız yine bir ilke imza atarak, tabloid gazetemizi sizlere sunmuştur.

Bu da bundan sonra sahadaki gücümüzü kullanma da bir endüstrümana daha sahip olduğumuz anlamını taşımaktadır.

Antalya Ticaret ve Sanayi odası, şehrin her sorunu ile ilgilenen her konuda fikir ve proje üreten üyelerini, şehri ve yaşayanlarını en üst düzeyde temsil eden en büyük kurumların başında gelmektedir.

Bu çalışmada emeği geçen, başta Yönetim Kurulu Üyemiz Yusuf Hacısüleyman’a, Meclis Üyemi Mehmet Dikbaş’a ve Basın Yayın Müdürlüğümüze ve özellikle Genel Sekreterimiz başta olmak üzere tüm çalışma arkadaşlarıma teşekkür ediyorum.

Değerli Meclis Üyeleri,

Mübarek Ramazan ayının hepimiz için hayırlara vesile olmasını, işlerimizde bereketi artırmasını, yaklaşmakta olan Ramazan Bayramının ülkemiz, milletimize huzur getirmesini diliyor, bayramınızı şimdiden kutluyorum.

Hepinizi saygı ve sevgiyle selamlıyorum.

Antalya HABERİ

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve antalyahabertakip.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.